Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
SPECTACULAIRE : French Turkish

görülmeye değer, göz alıcı, olağanüstü, etkileyici

SPECTATEUR : French Turkish

"[le] [la] tanık, görgü tanığı; seyirci, izleyici"

SPECTRE : French Turkish

"[le] hayalet; tayf, izge"

SPECTROSCOPE : French Turkish

[le] spektroskop

SPERMATOZOÏDE : French Turkish

[le] spermatozoit, sperm hücresi

SPERME : French Turkish

[le] sperm, meni, atmık

SPHINCTER : French Turkish

[le] büzgen

SPHINX : French Turkish

"[le] sfenks; anlaşılmaz adam; tavuskelebeği"

SPHÈRE : French Turkish

"[la] yuvarlak, küre; alan, çevre, ortam"

SPHÉNOÏDE : French Turkish

[le] temel kemiği

SPHÉRICITÉ : French Turkish

[la] yuvarlaklık, yuvarlak

SPHÉRIQUE : French Turkish

"yuvarlak, toparlak; küresel"

SPHÉROÏDE : French Turkish

[le] yuvarsı

SPIC : French Turkish

[le] lavanta çiçeği

SPINAL : French Turkish

omurgayla ilgili

SPIRAL : French Turkish

[la] sarmal eğri

SPIRALE : French Turkish

[la] sarmal eğri, spiral

SPIRE : French Turkish

"[la] sarım; sapma"

SPIRITE : French Turkish

[le] ruhçu

SPIRITISME : French Turkish

[le] ruh çağırma

SPIRITUALITÉ : French Turkish

[la] tinsellik, ruhanilik

SPIRITUEL : French Turkish

"tinsel, ruhi, manevi; nükteci; nükteli"

SPIRITUELLEMENT : French Turkish

"tinsel yönden; esprili bir biçimde"

SPIRITUEUX : French Turkish

ispirtolu

SPLEEN : French Turkish

[le] iç kararması, karamsarlık