Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
SPRINT : French Turkish

[le] sürat koşusu

SPRINTER : French Turkish

[le] sürat koşucusu

SPÉCIAL : French Turkish

"özel; mahsus, özgü"

SPÉCIALEMENT : French Turkish

özellikle

SPÉCIALISATION : French Turkish

"[la] özelleştirme; uzmanlaşma"

SPÉCIALISTE : French Turkish

[le] [la] uzman

SPÉCIALITÉ : French Turkish

"[la] özellik; uzmanlık; hazır ilaç"

SPÉCIEUX : French Turkish

yanıltıcı, doğru gibi görünen

SPÉCIFICATION : French Turkish

[la] özellikle belirtme, belirleme

SPÉCIFIER : French Turkish

özellikle belirtmek, belirlemek

SPÉCIFIQUE : French Turkish

"özgül; kendine özgü"

SPÉCIFIQUEMENT : French Turkish

özgül olarak, özellikle

SPÉCIMEN : French Turkish

"[le] örnek; eşantiyon "

SPÉCULATEUR : French Turkish

[le] [la] hava oyuncusu, borsa oyuncusu, spekülatör

SPÉCULATIF : French Turkish

"kurgusal, nazari; borsayla ilgili"

SPÉCULATION : French Turkish

"[la] kurgu; spekülasyon"

SPÉCULER : French Turkish

"kurgu yapmak; borsada oynamak "

SPÉCULER SUR : French Turkish

e dayanmak

SPÉCULUM : French Turkish

[le] spekulum

SPÉLÉOLOGIE : French Turkish

[la] mağarabilim, speleoloji

SPÉLÉOLOGUE : French Turkish

[le] [la] mağarabilimci, speleolog

SQUALE : French Turkish

[le] köpekbalığı

SQUAME : French Turkish

[la] (deriden dökülen) pul, kabuk

SQUAMEUX : French Turkish

(deri) pullu, kabuksu

SQUARE : French Turkish

[le] küçük park