Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
SURET : French Turkish

ekşimsi, mayhoş

SUREXCITER : French Turkish

"aşırı uyarmak; aşırı heyecanlandırmak"

SUREXCITÉ : French Turkish

aşırı heyecanlı

SUREXPOSER : French Turkish

aşırı ışıklamak

SURF : French Turkish

[le] sörf, su kayağı

SURFACE : French Turkish

"[la] yüz, yüzey; dış görünüş "

SURFACE DE LA TERRE : French Turkish

yeryüzü

SURFAIRE : French Turkish

"yüksek fiyat istemek, pahalıya satmak; göklere çıkarmak"

SURFAIT : French Turkish

göklere çıkarılmış, çok övülmüş

SURFILER : French Turkish

"(ipliği) bükmek; sürfile yapmak"

SURFIN : French Turkish

en iyi (mal)

SURGELER : French Turkish

(yiyecek) dondurmak

SURGELÉ : French Turkish

dondurulmuş

SURGIR : French Turkish

elirmek, ortaya çıkmak

SURGISSEMENT : French Turkish

[le] belirme, ortaya çıkma

SURGÉLATEUR : French Turkish

[le] derin dondurucu

SURGÉLATION : French Turkish

[la] derin dondurma

SURHOMME : French Turkish

[le] üstün insan

SURHUMAIN : French Turkish

insanüstü

SURIMPOSER : French Turkish

vergisini artırmak

SURIMPRESSION : French Turkish

[la] bindirme

SURJET : French Turkish

[le] kenar dikişi

SURLENDEMAIN : French Turkish

[le] öbür gün

SURMENAGE : French Turkish

[le] sürmenaj, argınlık

SURMENER : French Turkish

"aşırı çalıştırmak; aşırı yormak "