Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
TOMBER DANS UNE EMBUSCADE : French Turkish

pusuya düşmek

TOMBER DE FATIGUE : French Turkish

yorgunluktan düşmek

TOMBER DE SON HAUT : French Turkish

şaşkınlığa uğramak, afallamak

TOMBER DE SON LONG : French Turkish

oylu boyunca düşmek

TOMBER DE TOUT SON HAUT : French Turkish

oylu boyunca düşmek

TOMBER DES NUES : French Turkish

afallamak, şaşakalmak

TOMBER DU CIEL : French Turkish

hızır gibi yetişmek

TOMBER EN DISGRÂCE : French Turkish

gözden düşmek

TOMBER EN DÉSUÉTUDE : French Turkish

kullanılmamak, yürürlükten düşmek

TOMBER EN PANNE : French Turkish

arıza yapmak, bozulmak

TOMBER EN RUINE : French Turkish

yıkıntı haline gelmek

TOMBER EN SYNCOPE : French Turkish

ayılmak, kendinden geçmek

TOMBER LE PANNEAU : French Turkish

faka basmak, kafese girmek

TOMBER LES QUATRE FERS EN L'AIR : French Turkish

sırtüstü düşmek

TOMBER MALADE : French Turkish

hastalanmak

TOMBER SOUS LA PATTE DE QN : French Turkish

irinin pençesine düşmek

TOMBER SUR : French Turkish

"üstüne çullanmak; ile karşılaşmak, rastlamak "

TOMBER À L'EAU : French Turkish

(iş) suya düşmek

TOMBER À PLAT VENTRE : French Turkish

yüzükoyun düşmek

TOMBEREAU : French Turkish

[le] iki tekerlekli yük arabası

TOMBEUR : French Turkish

[le] kazanova, çapkın

TOMBOLA : French Turkish

[la] tombala

TOMBÉE : French Turkish

[la]

TOME : French Turkish

[le] (kitap) cilt

TON : French Turkish

"[le] ses perdesi, usul, makam; ton, deyiş; tarz; (resim) renk perdesi "