Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
TRALALA : French Turkish

[le] gösteriş, caka

TRAM : French Turkish

[le] tramvay

TRAME : French Turkish

"[la] (dokumada) atkı, argaç; entrika, dolap, komplo "

TRAMER : French Turkish

"(dokumada) atkı atmak, argaçlamak; (dolap\\entrika) çevirmek, komplo kurmak"

TRAMWAY : French Turkish

[le] tramvay

TRANCHANT : French Turkish

"keskin; kesin "

TRANCHAR LE MOT : French Turkish

kesin konuşmak

TRANCHE : French Turkish

"[la] dilim; yaprak, (kitapta) yan kenar; kesek"

TRANCHER : French Turkish

"kesip ayırmak; dilimlere ayırmak, dilmek; (sorunu) kesip atmak; halletmek "

TRANCHER LE MOT : French Turkish

açıkça söylemek

TRANCHET : French Turkish

[le] falçete

TRANCHOIR : French Turkish

"[le] et tahtası; ince mutfak bıçağı"

TRANCHÉE : French Turkish

"[la] hendek; temel çukuru "

TRANQUILLE : French Turkish

"sessiz; dingin, sakin; telaşsız "

TRANQUILLEMENT : French Turkish

"sessizce; dinginlikle; telaşsızca"

TRANQUILLISANT : French Turkish

yatıştıran

TRANQUILLISER : French Turkish

yatıştırmak, sakinleştirmek

TRANQUILLITÉ : French Turkish

"[la] sessizlik; yatışıklık, sakinlik; telaşsızlık; kaygısızlık"

TRANSACTION : French Turkish

"[la] anlaşma; uzlaşma; ticari işlem"

TRANSAFRICAIN : French Turkish

Afrika'yı geçen

TRANSALPIN : French Turkish

Alpler ötesi

TRANSATLANTIQUE : French Turkish

Atlantik ötesi

TRANSBORDEMENT : French Turkish

[le] aktarma

TRANSBORDER : French Turkish

(eşya\\yolcu) aktarmak

TRANSCENDANCE : French Turkish

"[la] üstünlük, aşkınlık; yücelik"