Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
ADVERBIAL : French Turkish

zarf niteliğinde

ADVERSAIRE : French Turkish

"[le] [la] hasım, rakip, muhalif; düşman"

ADVERSE : French Turkish

ters, zıt, hasım

ADVERSITÉ : French Turkish

[la] kötü talih, bahtsızlık

ADÉNITE : French Turkish

[la] adenit

ADÉQUAT : French Turkish

"tam, eksiksiz; uygun"

AFFABILITÉ : French Turkish

"[la] nezaket, naziklik, incelik; tatlı dillilik"

AFFABLE : French Turkish

gönül okşayıcı, nazik, tatlı dilli

AFFABULATION : French Turkish

[la] (öykü\\oyunda) olay örgüsü

AFFADIR : French Turkish

"tadını bozmak, yavanlaştırmak, tatsızlaştırmak; bıktırmak"

AFFADISSEMENT : French Turkish

"[le] yavanlaştırma, tatsızlaşma, tatsızlaşma, yavanlaşma; bıkkınlık verme"

AFFAIBLIR : French Turkish

zayıflatmak, zayıf düşürmek

AFFAIBLISSANT : French Turkish

zayıflatıcı

AFFAIBLISSEMENT : French Turkish

[le] zayıflama, zayıflık, güçten düşme

AFFAIRE : French Turkish

"[la] iş, görev; olay; şey; dava; sorun, mesele; çarpışma; düello; baş belası; ticaret "

AFFAIRE D'HONNEUR : French Turkish

düello

AFFAIRE D'ÉTAT : French Turkish

"devlet işi; önemli iş "

AFFAIRE DE CÌUR : French Turkish

aşk ilişkisi

AFFAIRE DE TOUR : French Turkish

gönül işi

AFFAIRES : French Turkish

"[la] iş, ticaret; eşya, öteberi "

AFFAIRES COURANTES : French Turkish

günlük işler

AFFAIRES ÉTRANGÈRES : French Turkish

dış işleri

AFFAIRISME : French Turkish

[le] çıkarcılık

AFFAIRISTE : French Turkish

[le] çıkarcı

AFFAIRÉ : French Turkish

meşgul affairer