Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
DICTATURE : French Turkish

[la] diktatörlük

DICTER : French Turkish

"söyleyip yazdırmak; kulağına koymak; zorla benimsetmek"

DICTION : French Turkish

[la] okuma\\anlatma tarzı

DICTIONNAIRE : French Turkish

[le] sözlük

DICTON : French Turkish

[le] halk deyişi

DICTÉE : French Turkish

[la] yazdırma, dikte

DIDACTIQUE : French Turkish

öğretici, öğretisel, didaktik

DIESEL : French Turkish

[le] dizel (motoru)

DIEU : French Turkish

Allah, Tanrı

DIEU : French Turkish

[le] tanrı

DIEU MERCI : French Turkish

Allaha şükür

DIEU SAIT : French Turkish

"Allah şahit; Allah bilir "

DIFFAMANT : French Turkish

"iftiracı, kara çalan; alçaltıcı, küçük düşürücü"

DIFFAMATEUR : French Turkish

alçaltıcı, lekeleyici, ün kırıcı

DIFFAMATION : French Turkish

"[la] lekeleme, kara çalma; ün kırma, iftira"

DIFFAMATOIRE : French Turkish

alçaltıcı, lekeleyici, karalayıcı, ün kırıcı (yazı)

DIFFAMER : French Turkish

(birini) alçaltmak, lekelemek, saygınlıktan düşürmek, ününü kırmak

DIFFICILE : French Turkish

"güç; sıkıntılı; güç beğenir "

DIFFICILEMENT : French Turkish

güçlükle

DIFFICULTÉ : French Turkish

"[la] güçlük; anlaşmazlık "

DIFFORME : French Turkish

içimsiz, çirkin

DIFFORMITÉ : French Turkish

[la] biçimsizlik

DIFFRACTION : French Turkish

[la] kırınım

DIFFUS : French Turkish

"yaygın; dağınık, yayılmış"

DIFFUSER : French Turkish

yaymak, dağıtmak, yayımlamak