Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

DEMENTSPRECHEND : German Turkish

una göre; buna mutabik olarak; muci-bince, dolayisiyle
gegenüber buna karsi
gemäß s.
entsprechend

DEMISSION : German Turkish

vazifeden cekilme; istifa(-nanic»; seine ~ einreichen istifasim vermek Sieren (vazifeden) cekilmek; istifa etm

DEMNACH : German Turkish

una binaen; imdi, öyle ise; demek ki; yani; o halde
nächst yakinlarda; pek yakinda; bu günlerde

DEMOBILISATION : German Turkish

mi/. seferberligin ilgasi (od. kaidirilmasi); hazar vaziyetine rücu; hazara geci$ Sisleren sefeiherligi kaidirmak; (Truppen) terhis etm.
Islerung;
machun;!; f. s.
isation

DEMOGRAPHIE : German Turkish

demografi; halkdevinbilim; halk istatistigi 91»ch demografik

DEMOKRAT : German Turkish

(In/) m demokrat; (hum. und volkstäml.): demir-kirat
le / demokrasi, demokratlik, elerki; hükumeti amme Stech demokrat(-ik);
e Partei demokrat parti Sisleren halklastirmak, demokratla^tirmak

DEMOLIEREN : German Turkish

l. (zerstören) yikmak, bozmak, kirmak, simak, tahrip etrn.
(beschädigen) örselemek, hirpalamak

(-in /) m nümayisci, tezahüratci. gösterici; gel.a. mitingci
ation / l. (beweis) ispat
(Darlegung) göster(il)me, izhar
(Kundgebung) nümayis, tezahrrat, gösten
mi!. sahte harekat; gösteri
ations. marsch m gösteri yürüyüşü
ations.versammlung / nümayiskärane miting ~ativ l. nümayiskärane
(provozierend) meydan okuyarak; kışkırtarak
ativpronomen n gr. isaret zamiri; gösterme adılı (bzw. sifati) ~ieren l. (an et.) b$le ispat (ad. izhar) etm., göstermek, anlatmak
(Kundgebungen veranstalten) nümayis, tezahirat yapmak

DEMONTAGE : German Turkish

demontaj, sök(ül)me Sieren demonte etm., sökmek

DEMORALISIEREN : German Turkish

l. ahläkuu bozmak; demoralize etm.
/entmutigen) cesaretini kumak
a.mit. kuvvei maneviyesini kirmak
t;
es Heer maneviyati bozuk bir ordu; ^ werden gönlü cökmek; kuvvei maneviyesi bozulmak

DEMOSKOPIE : German Turkish

demoskopi SIsch demoskopik

DEMOSTHENES : German Turkish

n.pr. üemosten

DEMUNERACHTET : German Turkish

; demungeachtet s. dessenungeachtet

DEMUT : German Turkish

husu, huzu, tevazu, mahviyet, alcakgönüllülük

DEMZUFOLGE : German Turkish

una göre (od. nazaran); binaenaleyh

DEMÜTIG : German Turkish

l. mütevazi, mahviyetll, alcakgönüllü
(ergeben) äciz(-ane), hakir(-ane); kemter; ^flehen esigine yüz sür-mek; minnet etm.
en kibrini (körünü, burnunu) kirmak; asagilatmak, kücüklemek, teziil etm.; bumunu yere sürtmek; sich-^ l.asagilamak.tezellül etm., serfüruetm.; boyun egmek; yüzsuyu (od. abiru) dökmek
(vor j-m) birisi karsisinda k-ni kücük düsürmek Sung / haysivet kirma- zillet, teziil, tezellül

DEN HAAG : German Turkish

n.pr. s. Haag (Den)

DENATURIEREN : German Turkish

tagyir etm., densirmek, denatürize etm.; mahiyetini degi^tirmek

DENDRIT : German Turkish

m an. dendrit

DENGELN : German Turkish

(Sense) tirpani cekicie döverek keskinletmek

DENGUEFIEBER : German Turkish

n med. dang hastahgi

German Turkish