Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
ANGESEHEN : German Turkish

l. (geachtet) itiba.ii; hatin sayilir; ünlü, mute- her, lr.lliba?]i; haysiyet sahibi; eli öpülür adam
(so- zi.il) yuze-.cien, miitrhayyiz. ilerigelen; ictimai mevki sai.ibi
(führend) mifuziu; nüfuz sahibi; sözü gecer (od. dinlenji); Sie c.nidren e-r
en Familie an. Onlar eski bir ocaktandr. schlecht lf.iit)
itiban bozuk (bzw. iyi)

ANGESICHT : German Turkish

n l. yiiz, cehre, sima
(Anhjick) görünüs, man- zira; von ~ zu "• yüz yüze; yüziesmcce; von ~ kennen vechcn tanimak; im Schweiße meines –s almmin teriyle 3s {fn.Gen.) l. muvacehesinde. karsismda
ßg. nazaran, göre; nazan itibara alinarak

ANGESPANNT : German Turkish

l. (kritisch) buhranli, kritik, nazik, müşkül, gergin
(Aufinerksamkeit, Arbeit) sıkı, devamlı
Adv. gayretle; ~ lauschen kulak kesilmek

ANGESPRENGT : German Turkish

~ kommen dörtnala gelmek

ANGESTAMMT : German Turkish

l. (erblich) i;si
(traditionell) ananevi, gele- neksel
(einheimisch) yerli
(genealogisch) nesebt

ANGESTELLTE : German Turkish

mif l. müstahaem, (iicretli) memiir
(Gehilfe) komi, hizmetli

ANGESTRENGT : German Turkish

s. angespannt. ~ nachdenken iki eli §akakla- nnda du;unmek

ANGESTÜCKELT : German Turkish

ekii püklü

ANGESÄUSELT : German Turkish

• biraz sarhos; cakirkcyf; basi dumanli

ANGETAN : German Turkish

- sein (von) l. (gefallen) bsi begenmek, bsden (cok) dilygulannii; olm.
(bezaubert sein) teshir edil- mek; iok sevmek
(zu Inf.; daß öd, dazu) yerinde, inünasip oirn

ANGETRIPPELT : German Turkish

~ kommen (z.B. Zwerge im Märchen) pit pit yürüyerck t;clniek: caldr cnidur gelmek

ANGETRUNKEN : German Turkish

sarhoş, cakirkeyf

ANGEWIESEN : German Turkish

~ St;.! (auf) l. b-ne, bse bagli, tabi olm.; eline b.ikmak
. (dringend benötigen) nüftakir olm.; onsuz edenicn;:k; muhtac olm.; nicht darauf ~ sein müstap.ni olm

ANGEWÖHNEN : German Turkish

(j in et.) alıştırmak; sich et. ~ bşe alışmak; adet edinmek (od. çıkarmak)

ANGEZEIGT : German Turkish

münasip, yerinde, uygun, faydali ~srin a. yaramak, icap etm., gerekmek

ANGIEßEN : German Turkish

l. (an e-e Speise) biraz su katmak
(Blumen) biraz sulamak; s.a. angegossen

ANGINA : German Turkish

f ined. anjin, bogak, hunnak ~ pectorls / anjin dö puvatrin; hunnakussadir; kalp (gögüs) anjini

ANGIOSPERMEN : German Turkish

pl. kapalitohumlular, (mesturülbüzur)

ANGLEICHEN : German Turkish

enzetmek, tatbik etm., temsil etm., uygulamak, intibak ettirmek; uydurmak, yüz etm.; sich ~ uymai;, temessül etm. ^ung / benzetis, tatbik, asimilasyon, özümleme, uygulama, temessül

ANGLER : German Turkish

(in /) m olta ile balik tutan; oltaci
fisch m zo. feiierbaligi –Tische pl.zo. fenerbaligigiller

ANGLIEDERN : German Turkish

ilhak etm., baglamak "ung/ilhak, iltihak

ANGLIKANERD : German Turkish

) m; °isch Anglikan
Ismus (n Anglikanizm

ANGLIZISMUS : German Turkish

m anglisizm

ANGLLST : German Turkish

(in/) m tngiliz dili ve edebiyati uzmani
ik/ Ingiliz dili ve edebiyati (ilmi) Sisch Ingiliz dili ve edebiyatiyle ilRili

ANGLO-AMERIKANISCH : German Turkish

Anglo-Amerikan