Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
ANGLOPHIL : German Turkish

anglofil
phob anglofob

ANGLOTZEN : German Turkish

F bön bön bakmak

ANGONDELN : German Turkish

angegondelt kommen F agir agir ve gec gelmek

ANGORA : German Turkish

(va.) n.pr. Ankara
kaninchen n zo. Ankara tav- sani
katze/zo. Ankara kedisi
wolle/ l. (Mohär) tiftik
(Stoff) sof
steinbock m;
liege f zo. Ankara (od. tiftik) kecisi

AUSTOLLEN : German Turkish

sic/i~ (Kinder) doyadoya gürültüpatirdi yapmak

AUSTRAG : German Turkish

m l. (e-r Differenz) hal ve fasil
(gütlicher) sulhan anlasma
(Durchführung) yapilis, icra
s. Altenteil °en l. (Waren) müsterilerine dagitmak
(Briefe) sahip- lerine tevzi etm.,•ülestirmek
(zu e-m Abschluß bringen) bir neticeye veya bir karara baglamak; neticelendirmek
(Wettspiel) bir mac yapmak
(Leibesfrucht) ana rahminde dokuz ay tasimak
(verbreiten) yaymak, nesretmek, tamim etm.; pej. isaa etm

AUSTRAGSTABLETT : German Turkish

n (e-s Kaffeesieders) fener

AUSTRALLEN : German Turkish

n.pr. Avustralya
ier(in /) m; °isch Avustra-lyali

AUSTREIBEN : German Turkish

l. defetmek, tart etmek, kovmak, ihrac etm.
(Vieh) otlaga cikarmak veya otlatmak
(j-m et.) b-nin aklind.iii bsi cikartmak; b-ni bsden vazgecirmek
(böse Geiste) ervaln habiseyi, cinleri kovmak; sihir (afsun, büyii) yapmak
(Bäume) seit, filizlenmek, sürmek

AUSTRETEN : German Turkish

inir. l. disan cikmak spei. defi hacet etm., tuvalete gitmek
(~ müssen) sikintisi olm., aptes bozacagi gelmek
(.-ins e-r Gemeinschaft) ayrilmak istifa etm., cikmak, cekilmi.k
(aus e-r Firma) katl aläka etm.
(Wasser) tasmak; disan akmak; sizmak; tr. l. (Schuhe) eskitmek, aciiiak
(die Kinderschuhe) /ig. iocukluk cagmdan cikmak
(Feuer) ayagiyle basa- rak söndürmek
(Treppe) asmilirmak; si(7l~ l. (Schuhe) i;enislemek, asmmak
eskimi-k

AUSTRIEREN : German Turkish

l. (erfrieren) tamamen donmak
(erstarren) soguk cigerine islemek
(auftauen lassen) et v. s. (total) sogutma dolabmdan cikararak kullanilir hale getirmek

AUSTRINKEN : German Turkish

l. (Olas) icip bo^iltm.ik
(Getränk) icip bitir- nck; devirinek

AUSTROCKNEN : German Turkish

intr. kurumak; suyu cekilmek; körlenmek, kör- lesmek; (Fluß a.) sorusmak, sogulmak; tr. kurutmak;

AUSTROMMELN : German Turkish

l. trampet calarak ilan etm. 2,ßg. her tarafa yaymak; herkese duyurmak

AUSTROMPETEN : German Turkish

ig, yedi mahalleye davul zurna ile duyurmak

AUSTRÄGER : German Turkish

m l. dagitici, müvezzi
pej. dedikoducu

AUSTRÄUMEN : German Turkish

l. rüya görmesi bitmek
/ig. (e-e Illusion auf- geben) bir ham hayalden kurtulmak

AUSTUHRGÜTER : German Turkish

pl. ihracat mallan
handel m ihracatcilik, eksportasyon

AUSTUHRORT : German Turkish

m mense, mahrec
primle / ihracat primi

AUSTUN : German Turkish

l. (Essen) tabaga koymak; dagitmak, kotarmak
(auslöschen) ra. söndürmek; sich ~ (z.va.) fikrini beyan etm

AUSTUNKEN : German Turkish

icine ekmek banmak suretiyle salcasmi bitinnek

AUSTUPFEN : German Turkish

(Wunde) yavasca dokunarak tamponia kurm- mak

AUSTUSCHEN : German Turkish

Q\\n mürekkebi sürmek

AUSTÖNEN : German Turkish

l. tmlamasi bitmek
fig. sona ermek; nihayet bulmak

AUSTÜFTELN : German Turkish

arastira arastira icat etm. veya kesfetmek