Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

VERGANGENHEIT : German Turkish

geçmiş (zaman)

VERGASER : German Turkish

karbüratör

VERGEBEN : German Turkish

vermek; elden çıkarmak; affetmek

VERGEBENS : German Turkish

oşuna, boş yere

VERGEBLICH : German Turkish

oşuna, boş yere; boş, yararsız

VERGEGENWÄRTIGEN : German Turkish

canlandırmak, gözünün önüne getirmek

VERGEHEN : German Turkish

geçip gitmek

VERGEHEN (1) : German Turkish

suç

VERGELTEN : German Turkish

karşılıkta bulunmak, misilleme yapmak

VERGELTUNG : German Turkish

misilleme, karşılık

VERGESSEN : German Turkish

unutmak

VERGESSLICH : German Turkish

unutkan

VERGESSLICHKEIT : German Turkish

unutkanlık

VERGEUDEN : German Turkish

harcamak, harvurup harman savurmak, boş yere harcamak

VERGEWALTIGEN : German Turkish

ırzına geçmek, zorla tecavüz etmek

VERGEWALTIGUNG : German Turkish

ırza tecavüz

VERGEWISSERN : German Turkish

de. emin olmak, kanaat getirmek

VERGIESSEN : German Turkish

akıtmak, dökmek

VERGIFTEN : German Turkish

zehirlemek

VERGIFTUNG : German Turkish

zehirleme, zehirlenme

VERGISSMEINNICHT : German Turkish

unutma beni (çiçeği)

VERGLEICH : German Turkish

karşılaştırma; huk. barışma, uzlaşma

VERGLEICHEN : German Turkish

karşılaştırmak

VERGNÜGEN : German Turkish

de. eğlenmek

VERGNÜGEN (1) : German Turkish

eğlence; zevk; sevinç, memnuniyet