Multilingual Turkish Dictionary

German Turkish

German Turkish
ZEITWEISE : German Turkish

ir süre; zaman zaman, bazen, ara sıra

ZEITWORT : German Turkish

dilb. fiil eylem

ZELLE : German Turkish

hücre; (telefon) kabin, kulübe

ZELLULOSE : German Turkish

selüloz

ZELT : German Turkish

çadır

ZELTEN : German Turkish

çadır kurmak; kamp yapmak

VERVIELFÄLTIGUNG : German Turkish

çoğaltma, teksir

VERVOLLKOMMNEN : German Turkish

yetkinleştirmek, mükemmelleştirmek

VERVOLLKOMMNUNG : German Turkish

yetkinleştirme, mükemmelleştirme

VERVOLLSTÄNDIGEN : German Turkish

tamamlamak, bütünlemek

VERWAHREN : German Turkish

saklamak; de. karşı çıkmak, itiraz etmek

VERWAHRLOST : German Turkish

akımsız

VERWAIST : German Turkish

yetim, öksüz; ıssız, boş, tenha

VERWALTEN : German Turkish

yönetmek

VERWALTER : German Turkish

yönetici

VERWALTUNG : German Turkish

yönetim

VERWALTUNGSBEZIRK : German Turkish

yönetim bölgesi

VERWANDELN : German Turkish

değiştirmek, dönüştürmek: de. değişmek, dönüşmek

VERWANDLUNG : German Turkish

değişim, dönüşüm

VERWANDT : German Turkish

hısım, akraba

VERWANDTE : German Turkish

,e hısım, akraba

VERWANDTSCHAFT : German Turkish

akrabalık, hısımlık

VERWARNEN : German Turkish

uyarmak, ikaz etmek

VERWARNUNG : German Turkish

uyarı, ikaz

VERWECHSELN : German Turkish

karıştırmak; benzetmek (mit,
e)