Multilingual Turkish Dictionary German Turkish

ANAPTYXE : German Turkish

(ing. bir seslinln iki sessiz arasinda meydana cikmasi (z.B. tünef: fünf); ses türemesi

ANAPÄST : German Turkish

m iki kisa ve bir uzun heceder mürekkep vezin

ANARCHIE : German Turkish

l. anarsi, bassizlik, erksizlik, fevza
tezebzüp, kansiklik, kanunsuzluk ^isth kanuns.iz
Ismus m anarsizm
ist(in f) m, 91st!sch anar^ististentum n anar^istlik

ANARTHRIE : German Turkish

med. asiartri; dil tutukliigu; (suubeti telaffuz)

ANASTASIUS : German Turkish

n. pr. (römischer Kaiser) Anastaz

ANASTATLSCH : German Turkish

-er Druck typ. sahife kaliplannm eski kitaplardan yeniden dökülmesi

ANASTIGMAT : German Turkish

ni phot. anastigmat 9isch anastigmatik

ANASTOMOSE : German Turkish

l. med. tefemmüm
biol. agizlasma, mufa- gama

ANATAS : German Turkish

n min. anatas

ANATHEMA : German Turkish

n rel. aforoz 9tl~°ieren aforoziamak

ANATMEN : German Turkish

nefesle dokundurmak

ANATNNESE : German Turkish

med. antesedan

ANATNZISMUS : German Turkish

m faize faiz yürütülrnesi; faizi mürekkep usulünün tatbiki

ANATOLLEN : German Turkish

n. pr. Anadolu
ier(in f) m: ^lsch Anadollu, Anadolulu; Anatoiische Nachrichtenagentur n. pr. Anadolu Ajansi; anatolisches Ufer Anadolu yakasi

ANATOM : German Turkish

m {e;rihci, anatom
ie / !. t.e;ri!i (ilmi); anatomi; yap. bilimi
(-saal) anatomi

ANBACKEN : German Turkish

l. finnda hafifcc pisirmek, kizartmak
(ankle- ben) intr. tr. yapis(tir)mak }

ANBAHNEN : German Turkish

tr. !. yol acmak
/ig. yol gflstermek, hazirlamak; i sich ~ yavas yavas baslamak, inkisaf etm

ANBAU : German Turkish

m l. agr. ziraat, tanm, zeriyat, yetistirme, ekim
arch. mülhak bina; ilave, ek, insaat

ANBAUEN : German Turkish

l. agr. ziraat etm., yetistirmek
arch. bina (od. kanat) eklemek; angebaut l. mezru, ekili
eklenmiş

ANBAUFLÄCHE : German Turkish

f agr. islenebilir toprak sathı, miktarı

ANBAUFÄHIG : German Turkish

agr. ziraate elverişli

ANBAUMÖBEL : German Turkish

pl. eklenmesiyle yine bir tüm teşkil eden mobilya

ANBEFEHLEN : German Turkish

l. sarahaten emretmek
(anvertrauen) emanet birakmak
(empfehlen) tavsiye etm

ANBEGINN : German Turkish

m baslangic

ANBEHALTEN : German Turkish

(Kleidungsstücke) üstünden cikarmamak