German Turkish
PROVOKATEUR : German Turkish
m kiskirtici, muharrik; ajan provokatör
kation/tahrikät. kiskirti; meydan okuma; provokasyon Skatorisch kiskirtici, tahrikämiz, provokatör °zieren l. tahrik etm., kiskirtmak; b-ne meydan okumak; provoke etm.
(heraufbeschwören) mucip olm., sebep olm., davet etm
PROZEDUR : German Turkish
usul, muamele, prosedür
PROZENT : German Turkish
n: fünf ~ Zinsen yüzde bes faiz
rechnung / yüzde hesabi
satz m yüzdelik, pursantaj 2ual yüzde hesabiyle;
er Anteil pursantaj
PROZESSIEREN : German Turkish
mahkemelik (od. davali) olm.
ion/dint alay
ions.spinner m zo. alay kelebegi
PROZEß : German Turkish
m l. (Vorgang) vetire, sürec, mekanizma, prosede, prosesüs, ameliye
(RechtsfaJI) dava, ihtiläf
(Rechtsgang) muhakeme usulü; e-n ^ anstrengen (gegen) b-ne karsi dava acmak (od. ikame etm.); kurzen ~ machen kisa kesmek; e-n ^ führen davali olm., dava etm.
akten pl. dava dosyasi
gegner m karsi taraf
PROZEßKOSTEN : German Turkish
pl. mahkeme masraflan
Ordnung / muhakeme usulleri kanunu
verfahren n muhakeme usulü
PRRI : German Turkish
Int. pirl firt firt! ~ flog der Vogel davon. Kus pir diye uctu
PRUNK : German Turkish
m l. ihtisam, debdebe, tantana. lüks, hasmet, gör-kem, azamet, satafat
pej. aläyis, gösteris; hohler ^ fantazye Qen gösteri$ yapmak; mit Kenntnissen ^ malu-mat paralamak; bilgiciik satmak
geniach n salon; lüks oda; merasim odasi
sarg m sarkofaj
stück n (e-r Sammlung) müstesna bir parca
sucht / gösteri§ düskünlügü 2süchtig gösteri? düskünü QvoU ihtisamli, debdebeli, tantanah, gösterisli, ziyade süslü; hasmetli, azametli, cafcafli, saltanatli, satafath
PRUSTEN : German Turkish
l. (schnaufen) solumak
(laut niesen) siddetle aksirmak
(vor Lachen) k-ni tutamayarak birdenbire gülmek
(heftig blasen) püskürmek
PRÄ : German Turkish
n: das ^ haben b-ne takaddüm etm.; j-m gegenüber ein ^ haben b-ne karsi avantajii olm
PRÄAMBEL : German Turkish
mukaddeme. önsöz. esbabi mucibe; dibace
PRÄCHTIG : German Turkish
l. muhtesem, mutantan, sasaali, hasmetli, aza-metli, satafatli, debdebeli, tantanali
(z.B. Aussicht) sahane, mükemmel
(entzückend) cazip, alimli; gönül kapan; nur damlasi
(Haus) konak gibi
(reichhaltig) zengin, bol
PRÄDESTINATION : German Turkish
kaza ve kader; yazgl; almyazisi; takdiri ezeli •sJehre / kadercilik, cebriye
PRÄDESTINIEREN : German Turkish
takdir etm. (kaderini ezelden tayin etm.)
t: zu et. ~ sein bir isin eri olm
PRÄDIKAT : German Turkish
n l. müsnet, haber, yüklem, mahmul, predikat
(Titel) unvan, sifat
(Zensur, Note) not, numara ^^v hamit, yüklemli
PRÄDISPONIERT : German Turkish
med. istidatli
PRÄDOMINIEREN : German Turkish
üstün gelmek; faik olm
PRÄFEKT : German Turkish
m l. (Frankreich) vali
(Deutschland) bir yatih okulun müzakerecisi
ur/valilik; viläyet makami
PRÄFIX : German Turkish
n ling. önek, prefiks; lähikai mütekaddime; dahile; pi$ edat
PRÄFORMATION : German Turkish
biol. önolus; tesekkülü kablt; tekevvünü evvel
s.theorie / biol. tohumlarda önolusum ögretisi
PRÄGEDRUCK : German Turkish
m kabartma baski ^n l. (Münzen) para kes- mek; sikke darp etmek
sekil vermek; kaliba sokmak
(sich abdrücken) iz birakmak
(schaffen) yaratmak
(in das Gedächtnis) naksetmek
Stempel m so^uk dam Ra
PRÄGNANT : German Turkish
katt, kesin, veciz, mucez, özlü ^z / icaz. vecizlik (vecazet); unnachahmliche ^ des Ausdrucks Stil. sehli-mümteni
PRÄHISTORIE : German Turkish
prehistorya, prehistuvar, tarihöncesi 2isch preistorik, kablettariht, tarihöncesi
PRÄJUDIZ : German Turkish
n: ohne ^ (für) mahalli tatbik bulmaksizin; ohne ^ für die Bestimmungen des vorgenannten Artikels drei (für.) yukandaki ücüncü maddenin hükümlerine halel gelme-mek üzere Sieren l. hükme takaddüm etm.
(beeinträchtigen) bse halel getirmek
PRÄKAMBRIUM : German Turkish
n geol. prekambriyum
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani