Ottoman Turkish
AYKA : Ottoman Turkish
Deniz kenarı. * Ev ortası
AYKE : Ottoman Turkish
Sık koruluk
AYLE : Ottoman Turkish
Fakirlik
AYLEM : Ottoman Turkish
(C.: Ayâlim) Yumuşak nesne.* Suyu çok olan kuyu
AYMAN : Ottoman Turkish
Süt içmeğe iştihası olan erkek. * Malı gitmiş kişi
AYME : Ottoman Turkish
Süt içmeğe iştihası olmak. * Malın iyisi
AYN : Ottoman Turkish
(C.: A'yan-A'yun-Uyûn) Göz. * Pınar, kaynak. Çeşme. * Tıpkısı, tâ kendisi. * Zât. * Eşyanın hakikatı. * Kavmin şereflisi. * Diz. * Altın. * Nazar değme. * Casus. * Her şeyin en iyisi. * Muayene etmek
AYN : Ottoman Turkish
göz, aslı, kendisi
AYN-EL YAKÎN : Ottoman Turkish
(Ayn-ül yakîn) Göz ile görür derecede görerek, müşâhede ederek bilmek. (Bak: Yakîn)(İman-ı tahkikîde pek çok meratib var. O mertebelerden ilm-el yakîn mertebesi çok bürhanların kuvvetleriyle binler şüphelere karşı dayanır. Halbuki taklidî iman ise bir şüpheye karşı bazan mağlup olur. Hem iman-ı tahkikînin bir mertebesi de, ayn-el yakîn derecesidir ki, çok mertebeleri var. Belki Esma-i İlâhiye adedince tezahür dereceleri var. Bütün kâinatı bir Kur'an gibi okuyabilecek derecesine gelir. Ve bir mertebesi de, hakk-al yakîndir ki, onun da çok mertebeleri var. Böyle imanlı zatlara şübehat orduları hücum da etse, bir halt edemez. R.N.)
AYN-İ VÂHİD : Ottoman Turkish
Tek gözlü
AYN-ÜL HAYAT : Ottoman Turkish
Hayatın tâ kendisi
AYN-ÜL KITR : Ottoman Turkish
Bakır kaynağı
AYN-ÜL LİKA : Ottoman Turkish
İstenilen kavuşma ve sevilenin tâ kendisi
AYN-ÜR RIZÂ : Ottoman Turkish
Rıza gözü. Kusuru görmeden bakan muhabbet gözü
AYN-ÜS SEVR : Ottoman Turkish
Boğa gözü. * Koz: Semânın kuzey yarım küresinde bulunan boğa burcunun en parlak yıldızı
AYN-ÜS SUHT : Ottoman Turkish
Kızgınlık ile bakış, hiddet gözü
AYNA : Ottoman Turkish
(C.: În) Gözü güzel ve iri olan
AYNAN : Ottoman Turkish
Akmak, seyelan
AYNELHAYÂT : Ottoman Turkish
hayatın kendisi
AYNELYAKÎN : Ottoman Turkish
göz ile görmüşçesine kesin biliş
AYNEN : Ottoman Turkish
Bir şeyin aslı veya kendisi olarak. Tıpkısına, hiç bir şeyi değiştirmeden, aynı olarak
AYNEN : Ottoman Turkish
tıpkı, tıpkısı
AYNİYET : Ottoman Turkish
aynı olma
AYNİYYAT : Ottoman Turkish
(Ayniyye. C.) Kullanılmaya veya harcanmaya elverişli olup taşınabilen ve para eden şeyler
AYNİYYE : Ottoman Turkish
Göz hastalıkları kliniği. * Pahada ağır olan ve taşınabilen şeyler
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani