Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MEGER : Ottoman Turkish

f. Meğer, halbuki, ancak, oysa ki, şu kadar ki

MEGES : Ottoman Turkish

f. Sinek

MEGES-İ ENGÜBİN : Ottoman Turkish

Bal sineği. Arı. Nahl

MEGESGİR : Ottoman Turkish

f. Örümcek ağı

MEGESRAN : Ottoman Turkish

f. Yelpâze

MEGESVAR : Ottoman Turkish

f. Sinek gibi. Sinek şeklinde

MEGLUL : Ottoman Turkish

(Bak: Maglul)

MEGMUM : Ottoman Turkish

(Bak: Magmum)

MEGS : Ottoman Turkish

(Bak: Meges)

MEGZ : Ottoman Turkish

(Bak: Magz)

MEH : Ottoman Turkish

f. Ay. Kamer. (Bak: Mah) * Senenin onikide biri. Ay

MEH-RU : Ottoman Turkish

(C: Mehruyân) f. Ay yüzlü, güzel

MEH-RUYAN : Ottoman Turkish

f. Ay yüzlüler. Ay gibi parlak olanlar. * Mc: Manevî güzellik. Ahlâk sahibi ve dindar olanlar

MEH-ÇE : Ottoman Turkish

Minâre, kubbe ve bayrak direğinin üstüne konulan küçük hilâl, ay

MEH-ŞİD : Ottoman Turkish

f. Ay, kamer. * Ay ışığı, mehtâb

MEHAB : Ottoman Turkish

Dehşetli ve heybetli yer

MEHABB : Ottoman Turkish

(Mehebb. C.) Rüzgârın estiği yerler

MEHABBET : Ottoman Turkish

(Bak: Muhabbet)

MEHABET : Ottoman Turkish

Heybet. * Hürmetle karışık korku. * İhtiram. Azamet. Büyüklük

MEHABİL : Ottoman Turkish

(Mehbil. C.) Tıb: Rahim yolları

MEHACİM : Ottoman Turkish

(Mihcem. C.) Hacamat şişeleri. * Çekip emmeye yarayan âletler

MEHAFET : Ottoman Turkish

(Bak: Mahafet)

MEHAH : Ottoman Turkish

Tazelik, güzellik

MEHAİL : Ottoman Turkish

(Mehil. C.) Tehlikeli ve korkunç yerler