Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
BAD-HERZE : Ottoman Turkish

f. Büyü, sihirbazlık. * Letâfet, güzellik

BAD-NÜMA : Ottoman Turkish

f. Rüzgârın esme istikametini gösteren âlet. * Fırıldak

BAD-PA(Y) : Ottoman Turkish

f. Ayağı çabuk olan (at ve sâire)

BAD-PER : Ottoman Turkish

f. Kağıttan yapılmış olan uçurtma. * Hodbin, kendini beğenen ve öven kimse. * Kamçı topacı

BAD-PEYMA : Ottoman Turkish

f. Başıboş, boş gezen, âvâre, serseri

BAD-REFTAR : Ottoman Turkish

f. Rüzgâr gibi hızlı yürüyen. Çabuk ve hızlı koşan, sür'atli

BAD-SENE : Ottoman Turkish

f. Kibirli, mağrur. Büyüklük taslıyan. * Kötü niyetli

BAD-SER : Ottoman Turkish

f. Mağrur, kibirli. * Serkeş, isyânkar, âsi. * Taassub ehli, mutaassıb

BAD-SEYR : Ottoman Turkish

f. Hızlı yürüyen, rüzgâr gibi koşan, ayağına çabuk

BAD-SÜVAR : Ottoman Turkish

f. Koşu atı, hızlı yürüyen at. * Hızlı giden atlı

BAD-ZEHR : Ottoman Turkish

f. Panzehir

BAD-ZEN : Ottoman Turkish

f. Yelpâze

BADAM : Ottoman Turkish

f. Badem

BADAME : Ottoman Turkish

f. İpek kurdu. * Zincir halkası. * Et beni. * Nazarlık. * Süslü şey. * Eski hırka

BADAŞ : Ottoman Turkish

f. Mükâfat

BADD : Ottoman Turkish

Az az akmak. * Nazik deri

BADEMCİK : Ottoman Turkish

Tıb: Boğazın iki tarafında, badem biçimindeki bezler

BADEN : Ottoman Turkish

Semiz, iri gövdeli kimse

BADİ : Ottoman Turkish

f. Geçici. * Havaya veya rüzgâra âit

BADİ' : Ottoman Turkish

Deniz içinde olan ada. * Et. * Deri

BADİA : Ottoman Turkish

Derisini ve etini yarıp kanatmış olan, fakat kanı çıkmayıp akmayan baş yarası

BADİH : Ottoman Turkish

(Bâdihe) Beklenmedik ziyaret. * Erkek ziyaretçi. * Birden bire gelen ilham. * Ansızın, âniden

BADİLE : Ottoman Turkish

(C.: Bâdil) Koltukla meme arasında olan et

BADİN : Ottoman Turkish

Şişman, bedeni büyük, iri vücutlu

BADİNC : Ottoman Turkish

f. Hindistan cevizi