Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
BERZE : Ottoman Turkish

f. İpekli kumaş * Yakışıklı, nâzik. * Ekin, zirâat. * Dal, budak. * Letâfet, zerâfet

BERZE-GAV : Ottoman Turkish

f. Tarla sürecek öküz, çift öküzü

BERZEDE : Ottoman Turkish

f. Toplanılmış, biriktirilmiş, bir araya getirilmiş

BERZEN : Ottoman Turkish

f. Sahra, çöl. * Sokak, cadde. Mahalle. Köşebaşı

BERÂ : Ottoman Turkish

için, dolayı

BERÂAT : Ottoman Turkish

Haşmet, metanet. İlim ve şecaatta, güzel vasıflarda emsâlinden üstünlük. Hüsn ve cemâlde tam olmak,emsâlinden üstün olmak

BERÂAT : Ottoman Turkish

  güzellik, parlaklık, üstünlük

BERÂAT-ÜL İSTİHLÂL : Ottoman Turkish

Bir eserin içindekilerini güzel bir başlangıçla baş tarafında anlatmak. İyi bir alâmet. Güzel bir başlangıç. * Bir ibarede müradif ve mukni birkaç kelime bulunması, hüsn ve insicamdaki ibarenin vech-i mergub üzere te'lif ve terkibi. * Maaş, rütbe, nişan için hükümetçe bildirilen yazı gibi vesika

BERÂATÜLİSTİHLÂL : Ottoman Turkish

güzel bir başlangıç

BERÂET : Ottoman Turkish

Temize çıkma. Temizlik, münezzehiyet. Bulaşık ve giriftâr olmama. Âri olma. * Huk: Bir davânın neticesinde suçsuz olduğu anlaşılma. (Bak: Ber')

BERÂET : Ottoman Turkish

arınma, kurtulma

BERÂET-İ ZİMMET : Ottoman Turkish

Zimmetinde birşey olmayış, suçsuzluk

BERÂHİME : Ottoman Turkish

erehmenler, bazı batıl dinlerin önderleri

BERÂHİN : Ottoman Turkish

ürhanlar, kuvvetli deliller

BERÂT : Ottoman Turkish

nişan, ayrıcalık fermanı

BERÂY : Ottoman Turkish

"f. İçin, dolayı, binâen. (Arabçadaki ""Li, li ecli"" yerinde bir tâbirdir.)"

BERÂY-I İSTİKBÂL : Ottoman Turkish

Karşılamak için

BERÂY-I MALÛMAT : Ottoman Turkish

Mâlûmat için

BERÂY-I TENEZZÜH : Ottoman Turkish

Tenezzüh için, gezinti için

BERÂY-I TİCÂRET : Ottoman Turkish

Ticâret için. Ticâret maksadı ile

BERÂYIMÂLÛMÂT : Ottoman Turkish

ilgi için

BERÇİDE : Ottoman Turkish

f. Devşirilmiş, toplanmış

BERÇİN : Ottoman Turkish

f. Toplayıcı

BERÎ : Ottoman Turkish

(Berâet. den) Kurtulmuş. Temiz. Kayıt ve hüküm altında olmayan. Zimmeti bulunmayan adam. Hiçbir karışıklık, kusur ve noksanı olmayan. Hastalıktan sâlim olan. (Bak: Ber')

BERÎ : Ottoman Turkish

temiz, arınmış, kurtulmuş