Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
BİRSA' : Ottoman Turkish

Uzun boylu, semiz

BİRSAM : Ottoman Turkish

(Hallüsinasyon) Akıl hastalarının, gerçekten var olmayan bir şeyi varmış gibi yanlış idrak etmeleri halidir. Meselâ karınlarında veya başlarının içinde yılan bulunduğunu söylemeleri yahut bir canavarın ağzını açıp kendilerine baktığını söylemeleri birsam hâlini gösterir

BİRUN : Ottoman Turkish

f. Dışarı, hârici, dış. * Fazla

BİRUNANE : Ottoman Turkish

Haddini aşarak. Haddini tecavüz ederek

BİRUZ : Ottoman Turkish

f. Değersiz, zümrüte benzer yeşil renkte bir taş

BİRYAN : Ottoman Turkish

f. Kebabın bir nev'i. Piran. Pürân

CEMÂLPEREST : Ottoman Turkish

güzelliğe düşkün

CEMÂLPERVERÂNE : Ottoman Turkish

güzelliği severcesine

CEMÂLÎ : Ottoman Turkish

güzellikle ilgili

CEMÎ : Ottoman Turkish

ütün, hepsi

CEMÎL : Ottoman Turkish

sonsuz güzel olan ve bütün güzelliklerin sahibi bulunan Allah

CEMÎL : Ottoman Turkish

güzel

CEMÎLE : Ottoman Turkish

güzel olan

CEMÎLÂNE : Ottoman Turkish

güzelce

CEMŞ : Ottoman Turkish

Saçı yolmak veya traş etmek. * Gizli ses. * Parmaklarının uçları ile çekmek. * Gazel söylemek. * Oynaşmak

CEMŞASB : Ottoman Turkish

f. Hz. Süleyman Peygamber. (A.S.)

CENA : Ottoman Turkish

Yemiş toplamak. * Cem'etmek, toplamak

CENA' : Ottoman Turkish

Arka yumruluğu. Kamburluk

CENAB : Ottoman Turkish

Büyüklük ifade etmek için, hürmet maksadı ile söylenir. Cenab-ı Hak, Cenab-ı Resül-i Kibriya (A.S.M.)... gibi

CENAB-I HAKK : Ottoman Turkish

Allah

CENABET : Ottoman Turkish

Pis. Gusletmesi lâzım gelen kimse. * Uzaklık

CENADİF : Ottoman Turkish

Şişman, kısa boylu kimse

CENAH : Ottoman Turkish

Kanat, taraf, kısım. (Vicdanın ziyası ulum-u diniyyedir. Aklın nuru, fünun-u medeniyedir. İkisinin imtizacı ile hakikat tecelli eder. O iki cenah ile talebenin himmeti pervaz eder. İftirak ettikleri vakit, birincisinde taassub, ikincisinde hile, şüphe tevellüd eder. Mün.)

CENAH-I TÂİR : Ottoman Turkish

Kuş kanadı

CENAH-I ZÜBAB : Ottoman Turkish

Sinek kanadı