Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
UKKE : Ottoman Turkish

tulum, deri kap

UKLE : Ottoman Turkish

Bağlamak. * Hile edip aldatmak

UKLUM : Ottoman Turkish

Kuvvetli deve

UKM : Ottoman Turkish

Kısırlık. * Verimsizlik

UKNE : Ottoman Turkish

(C.: Uknâ-Akân-Uknât) Karın büklümü. (Şişmanlık ve semizlikten olur.)

UKNUM : Ottoman Turkish

(C.: Ekanim) Asıl

UKR : Ottoman Turkish

Kısırlık. * Kısır olan kadının veya dişi hayvanın hali. * Mc: Netice alamama

UKRE : Ottoman Turkish

Kısır. Doğurmayan kadın veya hayvan

UKRUBAN : Ottoman Turkish

Akrebin erkeği

UKSUME : Ottoman Turkish

(C.: Ekasim) Nasib, kısmet. Hisse, pay

UKTUA : Ottoman Turkish

Alâkayı kesmek gayesiyle gönderilen şey. İlgiyi kesmek üzere verilen şey

UKUB : Ottoman Turkish

Her nesnenin sonu

UKUBAT : Ottoman Turkish

(Ukubet. C.) Cezalar. İşkenceler, eziyetler. * Kısas ve şahsî cezalar

UKUBET : Ottoman Turkish

(C.: Ukubât) İşkence, azab, eziyet. * Ceza

UKUBÂT : Ottoman Turkish

cezalar

UKUD : Ottoman Turkish

(Akid. C.) Akidler. Şartlar, bağlar. İki tarafça kabul edilen şeyler

UKUD SURESİ : Ottoman Turkish

Kur'an-ı Kerim'in beşinci suresi olan Mâide Suresinin diğer bir ismi

UKUK : Ottoman Turkish

Anaya babaya itaatsizlik ve hürmetsizlik etmek. Zorbalık, tanımamak, âsi olmak

UKUK : Ottoman Turkish

ana babaya isyan

UKUL : Ottoman Turkish

(Akıl. C.) Akıllar

UKUL : Ottoman Turkish

akıllar

UKUL-U AŞERE : Ottoman Turkish

(Bak: Akl-ı evvel)

UKUNNE : Ottoman Turkish

(C.: Ukun) Taştan yapılmış nesne

UKUS : Ottoman Turkish

(Aks. C.) Akisler, yankılar, çarpmalar

UKUSA : Ottoman Turkish

Berklik, muhkemlik, sağlamlık, sertlik