Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
YÜSR : Ottoman Turkish

kolaylık

YÜSR (YÜSÜR) : Ottoman Turkish

Kolaylık. Genişlik. Rahatlık. Zenginlik. Gına. Refah

YÜSRA : Ottoman Turkish

Sol taraf. Sol el. (Eyser'in müennes)

YÜSRET : Ottoman Turkish

Kolaylık, sühulet. Rahat

YÜSRUG : Ottoman Turkish

Ot arasında olan kırmızı bir böcek

YÜSUR : Ottoman Turkish

Ekşi yüzlü olmak

YÜSÜR : Ottoman Turkish

Kolaylık, sühulet, yüsr

YÜTM : Ottoman Turkish

(Bu kelime esasen infirad mânasına gelir) Bir çocuğun pederi vefat etmekle pedersiz kalması ki: Bu, yalnız insanlara mahsustur. Hayvanatta ise vâlidesiz kalmaya denir. Yetim de denir. (L.R.)

YÜTM : Ottoman Turkish

yetimlik

YÜUS : Ottoman Turkish

(Ye's. C.) Yeisler, ümitsizlikler, kederler

ZA : Ottoman Turkish

"""Ze"" harfinin adı."

ZA'AR : Ottoman Turkish

Zâlim kimse ki herkes ondan korkar

ZA'B : Ottoman Turkish

Avaz, ses, savt. * Bacanak

ZA'BEL : Ottoman Turkish

(C.: Zeâbil) Karnı büyük, boynu ince olan çocuk

ZA'BUB : Ottoman Turkish

Kısa boylu fena adam

ZA'C : Ottoman Turkish

Koparmak

ZA'F : Ottoman Turkish

Zayıflık. Kuvvetsizlik. İktidarsızlık

ZA'F-I TE'LİF : Ottoman Turkish

Edb: İbarenin, anlamayı güçleştirecek kadar karışık olması

ZA'FERAN : Ottoman Turkish

(C.: Zeâfir) Güzel kokulu meşhur bir çiçek

ZA'FİYYET : Ottoman Turkish

Zayıflık, dermansızlık, güçsüzlük

ZA'FÎ : Ottoman Turkish

Zayıflığa aid. Kudretsizliğe, cılızlığa dair

ZA'K : Ottoman Turkish

Çağırmak, bağırmak

ZA'M : Ottoman Turkish

Kelâm, söz

ZA'N : Ottoman Turkish

Göçmek

ZA'R : Ottoman Turkish

Bedende kılın az olması