Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ÂLÎ-TEBAR : Ottoman Turkish

f. Sülâlesi temiz ve soyu yüce olan

ÂLÎ-ŞAN : Ottoman Turkish

şan ve şerefi yüksek olan. * Meşhur bir cins lâle

ÂLÎZ : Ottoman Turkish

f. Alihten $ veya Aliziden fiilinden emirdir. İsm-i fâili Alizende Türkçedeki mânası: Zayıf, cılız. * Farsçada: Hayvanın ürküp sıçraması, çifte atması, huysuzluk edip sıçramasına denir

ÂMED : Ottoman Turkish

f. (Mâzi fiili olup mastar gibi kullanılır). Gelmek, geliş, vürud eyleme

ÂMED Ü REFT : Ottoman Turkish

Geliş-gidiş

ÂMED Ü ŞÜD : Ottoman Turkish

"Varıp gelme. Gidiş geliş; geldi gitti."

ÂMEDE : Ottoman Turkish

Gelmiş. Vürud eylemiş

ÂMEDE-GÛ : Ottoman Turkish

f. Hazırcevap. Düşünmeden hemen güzel söz söyleyen kimse

ÂMEDİYE : Ottoman Turkish

f. Gümrük vergisi

ÂMEDÎ : Ottoman Turkish

f. Geliş

ÂMEN : Ottoman Turkish

Çok veya en emin ve güvenilir

ÂMENNA : Ottoman Turkish

İnandık, öylece kabul ederiz, ona diyecek yok (meâlindedir.)

ÂMENTÜ : Ottoman Turkish

"""İmân ettim"" demek olup Ehl-i Sünnet Mezhebi olan mü'minlerin iman esaslarını kısaca toplayan ifâdenin has ismidir."

ÂMİD : Ottoman Turkish

Diyarbakır'ın önceki adı

ÂMİL : Ottoman Turkish

Yapan. İşleyen. *Sebep. * Vergi tahsiline memur kimse. * Mütevelli. * Vâli. *Gr: İraba te'sir eden yüz şeyden altmışı. (Yalnız ismi mecrur yapanlar yirmi adettir)

ÂMİLE : Ottoman Turkish

(C.: Avâmil) (Amel. den) Bacak, ayak

ÂMİLETÂN : Ottoman Turkish

İki ayak, çift bacak

ÂMİN : Ottoman Turkish

(Emn. den) Gönlü müsterih, kalbinde korku bulunmayan. * Emniyet ver

ÂMİNE : Ottoman Turkish

Emin olan. Kalbinde korku olmayan kadın. * Peygamberimiz Hazret-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmın öz annesinin adı. Yirmi sene yaşamıştır. Hazret-i İbrahim Aleyhisselâmın dini üzere idi. (R. Aleyha)

ÂMİR(E) : Ottoman Turkish

Büyük me'mur. Emreden, iş gösteren. * Huk: Bir kimseyi öldürmek veya bir uzvunu kesmek ve sakatlamak tehdidiyle bir filli yapmaya veya yapmamaya zorlayan ve bu tehdidi yapmaya muktedir olan kimse. (Bak: İhcâc)

ÂMİR-İ MUTLAK : Ottoman Turkish

Kayıtsız şartsız herşeye hâkim olan

ÎCÂRE : Ottoman Turkish

kira, gelir

ÎCÂZ : Ottoman Turkish

enzerini yapmakta insanı âciz bırakan

ÎCÂZKÂRÂNE : Ottoman Turkish

enzerini yapmakta insanı âciz bırakırcasına

ÎCÂZVÂRÎ : Ottoman Turkish

mûcize gibi