Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ZÜRRİYET : Ottoman Turkish

Soy, nesil, döl, kuşak

ZÜRRİYET : Ottoman Turkish

soy, nesil

ZÜRU' : Ottoman Turkish

Ekili tarlalar

ZÜRUD : Ottoman Turkish

(Zerd ve Zered. C.) Savaşçıların halka halka örülmüş zırhları

ZÜRUR : Ottoman Turkish

Ay, güneş ve yıldızın doğması

ZÜRZÜR : Ottoman Turkish

Sığırcık kuşu

ZÜUBE : Ottoman Turkish

(C.: Zevâib) Her nesnenin âlâsı, iyisi. * Ağaç başında olan incecik budak

ZÜVAF : Ottoman Turkish

Tez, hızlı, seri

ZÜVAL : Ottoman Turkish

Yab yab, sallana sallana yürüyen kişi

ZÜVAN : Ottoman Turkish

Buğday içinde çok olan ve gökçek adı verilen kara tohum

ZÜVENN : Ottoman Turkish

Kısa boylu

ZÜVEYZA' : Ottoman Turkish

Kısa boylu

ZÜVİYET : Ottoman Turkish

Toplandı, dürüldü. (Bak: Zevy)

ZÜVVAR : Ottoman Turkish

(Zâir. C.) Ziyaretçiler. Hal hatır sormağa gidenler

ZÜYUF : Ottoman Turkish

(Zeyf. C.) Kalp akça, sahte para. Mağşuş olmak, mağşuş akçalar

ZÜYUL : Ottoman Turkish

(Zeyl. C.) İlâveler, ekler. Kuyruklar. Etekler. Bir kitaba yapılan ilâveler

ZÜYUR : Ottoman Turkish

(Bak: Ziver)

ZÜYUT : Ottoman Turkish

(Zeyt. C.) Yağ

ZI : Ottoman Turkish

Kur'an-ı Kerim alfabesinde onyedinci harftir. Ebcedî değeri: 900'dur

ZI'F : Ottoman Turkish

İki kat. Bir şeyin miktarca iki katı

ZI'R : Ottoman Turkish

(C.: Zıâr-Zuur-Ezâr) Süt anası

ZIA : Ottoman Turkish

İşlenir toprak. Tarla

ZIAR : Ottoman Turkish

Devenin ağzını bağlamak

ZIBA' : Ottoman Turkish

(Zabu. C.) Sırtlanlar

ZIBAB : Ottoman Turkish

(Zabb. C.) Kertenkeleler. Kelerler