Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ÇERBÎ : Ottoman Turkish

f. Tatlılık, yumuşaklık

ÇERES : Ottoman Turkish

f. Zindan, hapishane. * Zulüm, işkence. * Mer'a, otlak. * Üzüm teknesi

ÇERH : Ottoman Turkish

f. Çark. Dolap. * Felek. Talih. * Dingil üzerine dönen. * Gök. * Def. * Zenberek. * Mancınık. * Elbise yakası. * Ok yayı. * Çakır gözlü doğan kuşu

ÇERHİDEN : Ottoman Turkish

f. Kendi etrafında dönmek

ÇERKES : Ottoman Turkish

Kafkas kavimlerinden biri. * Bu kavme mensub olan kimse

ÇERM : Ottoman Turkish

f. Hayvan ve insan derisi. Post

ÇESPAN : Ottoman Turkish

Lâyık, uygun, münasib, muvafık, yakışır

ÇESPİDE : Ottoman Turkish

f. Lâyık, uygun münasib, muvafık, yakışır

ÇETE : Ottoman Turkish

Bölük, birlik, takım. Bir reisin idaresi altında bulunan birlik. * Asker bölüğü, müfreze. * Çapulcu ve akıncı takımı

ÇETİN : Ottoman Turkish

Sert. * İnatçı, dik başlı. * Zor, güç

ÇETR : Ottoman Turkish

f. Gece. * Gölgelik, çadır, şemsiye

ÇETR-İ ANBERİN : Ottoman Turkish

Karanlık gece

ÇETR-İ NUR : Ottoman Turkish

Güneş, şems

ÇETU : Ottoman Turkish

f. Perde, örtü

ÇETUK : Ottoman Turkish

f. Serçe kuşu

ÇEVGAN : Ottoman Turkish

f. Cirit oyunlarında atlıların birbirlerine attıkları değnek. * Baston, ucu eğri değnek

ÇEVİK : Ottoman Turkish

t. Tez hareketli. Oynak. Çabuk hareket edebilen

ÇEVİK ÇALAK : Ottoman Turkish

Tez, hareketli, çalışan. Yerinde durmayıp hareket eden

ÇEYREK : Ottoman Turkish

f. Dörtte bir (Bak: Çâr-yek)

ÇEÇ : Ottoman Turkish

f. Hububat elenen kalbur. * Harman savurmakta kullanılan yaba

ÇEÇEK : Ottoman Turkish

f. Gül. Çiçek. * Gönül. * Çiçek hastalığı. * Vücutda çıkan ben

ÇEŞ : Ottoman Turkish

"f. ""Deneyen, sınayan, tadına bakan"" mânâsına gelerek kelimelere eklenir."

ÇEŞAN : Ottoman Turkish

f. Topuz, gürz

ÇEŞENDE : Ottoman Turkish

f. Tadıcı, tadan, tadına bakan

ÇEŞİDE : Ottoman Turkish

f. Tadmış. Tadılmış olan