Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ÇEŞİDEN : Ottoman Turkish

f. Lezzetine bakmak. Tadmak

ÇEŞM : Ottoman Turkish

f. Göz. Ayn. Dide

ÇEŞM-AVİZ : Ottoman Turkish

f. Yüz örtüsü, peçe

ÇEŞM-AŞİNA : Ottoman Turkish

f. Göz aşinalığı olan, tanıdık

ÇEŞM-DAR : Ottoman Turkish

f. Bekliyen, gözliyen

ÇEŞM-DERİDE : Ottoman Turkish

f. Sıkılmaz, utanmaz, arsız

ÇEŞM-İ BED : Ottoman Turkish

Kem göz

ÇEŞM-İ DİL : Ottoman Turkish

Basiret. Kalb gözü

ÇEŞM-İ GAZUB : Ottoman Turkish

Kızgın bakış

ÇEŞM-İ GİRYÂN : Ottoman Turkish

Ağlayan göz

ÇEŞM-İ HOŞ-NİGÂH : Ottoman Turkish

Güzel bakışlı göz

ÇEŞM-İ İSTİKBÂL-BİNÎ : Ottoman Turkish

Gelecek zamanı, istikbâli gören göz. Kuvve-i kudsiye ve ferâset ve basiretle ileriyi bilen nazar

ÇEŞM-İ MEST : Ottoman Turkish

Sarhoş göz, mest olmuş göz

ÇEŞM-İ ÂHU : Ottoman Turkish

Ceylân gözü

ÇEŞM-ZAHM : Ottoman Turkish

Nazar değme

ÇEŞMAN : Ottoman Turkish

(Çeşm. C.) Çeşmler, gözler

ÇEŞN : Ottoman Turkish

(Çeşen) f. Bayram, îd. * Düğün. * Ziyafet, şölen

Çİ : Ottoman Turkish

(Çe) f. Ne? Nasıl? (Soru edatı) * Taaccüb ve hayret yerinde de kullanılır

Çİ-GUNE : Ottoman Turkish

f. Nasıl, ne çeşit, ne türlü

ÇİDE : Ottoman Turkish

f. Devşirilmiş, toplanmış

ÇİHAR : Ottoman Turkish

f. Dört. (Bak: Çâr)

ÇİHİL : Ottoman Turkish

f. Kırk (sayı). * Mc: Çok, ziyade, fazla

ÇİL : Ottoman Turkish

(Çihil-Çehl) f. Kırk. * Mc: Çok

ÇİLE : Ottoman Turkish

f. Eziyet. Sıkıntı. * İplik. * Yay kirişi. * Tas: Dervişlerin kapalı bir yere çekilerek ibadetle geçirdikleri kırk gün

ÇİLEHÂNE-İ UZLET : Ottoman Turkish

Çile çekilen yer. Yalnız başına ve çile içinde ibadet yapılan yer