Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ÂSÂ : Ottoman Turkish

" ""benzer, gibi"" mânâsında son ek."

ÂSÂB : Ottoman Turkish

sinirler, damarlar

ÂSÂM : Ottoman Turkish

günahlar

ÂSÂN : Ottoman Turkish

kolay

ÂSÂR : Ottoman Turkish

eserler, yapılanlar

ÂSÂYİŞ : Ottoman Turkish

arış, huzur ve güvenlik

ÂSÎ : Ottoman Turkish

isyan eden, başkaldıran

ÂSÎYÂNE : Ottoman Turkish

isyancı gibi

ÂSÛDE : Ottoman Turkish

sessiz, dingin, huzurlu

ÂTEŞGEDE : Ottoman Turkish

ateşe tapanların mabedi

ÂTEŞPEREST : Ottoman Turkish

ateşe tapan

ÂTEŞPÂRE : Ottoman Turkish

ateş parçası

ÂTEŞÎ : Ottoman Turkish

ateşle ilgili

ÂTEŞÎN : Ottoman Turkish

ateşli, canlı

ÂTÎ : Ottoman Turkish

gelecek zaman, ilerisi

ÂTIFET : Ottoman Turkish

karşılıksız sevgi, acıyıp esirgeme

ÂTIL : Ottoman Turkish

tembel, durgun, işlemez

ÂVAZ : Ottoman Turkish

ses, seda

ÂVİZE : Ottoman Turkish

içinde ampul bulunan ve tavana asılan süs

ÂVÂN : Ottoman Turkish

zamanlar, anlar

ÂYAN : Ottoman Turkish

seçkinler, ileri gelenler

ÂYET : Ottoman Turkish

Kurândaki her bir cümle, delil, bellik

ÂYETÜLKÜBRA : Ottoman Turkish

en büyük âyet

ÂYİN : Ottoman Turkish

dinî tören

ÂYİNE : Ottoman Turkish

ayna