Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
İNCİRAR : Ottoman Turkish

Çekilip uzanma. Çekilme. Bir neticeye doğru çekilerek sona erme

İNCİRAR-I KELÂM : Ottoman Turkish

Söz gelişi

İNCİZA' : Ottoman Turkish

(Değnek) Kırılma. * (İp) Kopma

İNCİZAB : Ottoman Turkish

Cezbedilme, çekilme.(Fıtrat-ı zîşuur olan vicdandaki incizab ve cezbe, bir hakikat-ı câzibedarın cezbesiyledir. M.)

İNCİZAM : Ottoman Turkish

(Kemik) Kırılma. * Gr: Meczum olma. Kelimenin son harfi harekesiz olarak telâffuz olunma

İNCİZAZ : Ottoman Turkish

Kesilme

İNCU : Ottoman Turkish

f. İnci, lü'lü', dürr

İND : Ottoman Turkish

Arapçada zaman veya mekân ismi yerine kullanılır. Hissî ve manevî mekân. Maddî ve manevî huzura delâlet eder. Nezd, huzur, yan, vakt, taraf gibi mânâlara gelir. Gayr-ı mütemekkindir. Yani harekeleri değişmez. İzafete göre zamanı ifade eder (Min) harf-i cerriyle birleşebilir. Bazan da zarf olmaz. Bazan kalb ve ma'kul irade olunur. Yani, bazan huzur-u kalbîye delâlet eder ki, itikad mânasına kullanılır. Bazan mâkuledeki hissi huzura zarf olduğu gibi, huzur-u manevîye de zarf olur. Bâzan onunla fiil emir olur. Hüküm, fazıl, ihsan, teşvik ve tergib etmek mânalarına gelir

İND-İ İLÂHÎ : Ottoman Turkish

Allah'ın indinde. Allah'ın nazarında

İNDA' : Ottoman Turkish

Cömertlik etme

İNDAB : Ottoman Turkish

(Nedeb. den) Yara iyileşip kabuk bağlama

İNDALLAH : Ottoman Turkish

Allah yanında. Allah indinde

İNDEKE : Ottoman Turkish

Senin yanında. Sana göre

İNDELBA'Z : Ottoman Turkish

(İnd-el ba'z) Bazılarına göre

İNDELHACE : Ottoman Turkish

İhtiyaca göre. İhtiyaç vaktinde

İNDELİCAB : Ottoman Turkish

(İnd-el icab) İcab ettiği zaman, gerekince, iktiza ettiğinde

İNDETTAHKİK : Ottoman Turkish

(İnd-et tahkik) Tahkik sonunda, araştırma neticesinde

İNDİBAG : Ottoman Turkish

Deri tabaklama

İNDİFA : Ottoman Turkish

Def olma. * Meydana çıkma. Yerden fışkırma. * Söze girişme. * Geri çekilme. * Başlama. * Teveccüh eyleme. * Yer yer baş gösterme

İNDİFA-İ BÜRKANÎ : Ottoman Turkish

Volkan püskürüğü, yanardağdan çıkan lâvlar

İNDİFAK : Ottoman Turkish

(Su) birdenbire ve şiddetle dökülme

İNDİFAK-I NEHR : Ottoman Turkish

Nehrin şiddetle dökülmesi

İNDİFAÎ : Ottoman Turkish

Püskürme ile alâkalı. * Püskürük

İNDİHAŞ : Ottoman Turkish

Çok korkma, dehşete düşme

İNDİMAC : Ottoman Turkish

Kenetlenme. Dürülüp birbirine geçme