Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
İRCAL : Ottoman Turkish

Birini yayan olarak yürütme

İRDA' : Ottoman Turkish

Helâk etme, aşağı düşürme

İRDAF : Ottoman Turkish

Ardısıra yürütme, yürütülme

İRDAFEN : Ottoman Turkish

Ardısıra yürüterek

İREB : Ottoman Turkish

(Bak: İrb)

İREM : Ottoman Turkish

Kurşun veya ok atılan nişan tahtası

İREN : Ottoman Turkish

Alt dudak

İRFAD : Ottoman Turkish

Yardım etme, bağışta bulunma. Hediye verme

İRFAH : Ottoman Turkish

Refaha ulaştırma, rahata kavuşturma

İRFAK : Ottoman Turkish

Fayda vermek, işe yaramak. Kolaylık ve mülâyemetle tutmak

İRFAL : Ottoman Turkish

Elleri sallıyarak yürüme. * Eteği sarkıtma

İRFAN : Ottoman Turkish

"Bilmek, anlayış, tecrübe ve zekâdan ileri gelen zihnî kemal. * İkrar. * Mücazat. * Fık: Esrar-ı İlâhiyeye, iman ve Kur'an hakikatlarına vukufiyet. (İlim ile irfan ve ma'rifet arasında fark vardır: İlim, vech-i küllî ile, yani her vechesiyle bilmektir. İrfan ve marifet ise; vech-i cüz'î ile bilmektir. Bu cihetle Cenab-ı Hakk'a irfan ve marifet isnad olunmaz. Fıtrî istidat eseri olarak inceleyerek tefekkür edip bilmektir. Buna ""İlm-i Ledün"" ve İlm-i Rabbanî"" de denir.) (Bak: Ârif)"

İRFAŞ : Ottoman Turkish

Yeme içme ile uğraşma. * Bir yerde daimi oturma

İRFİTAT : Ottoman Turkish

Ufak ufak yapma, ufalama

İRGAB : Ottoman Turkish

Rağbet ettirme

İRGAF : Ottoman Turkish

Hırsla bakma. * Hızlı yürüme

İRGAM : Ottoman Turkish

Aşağılatma. Hor, hakir kılma. * Burunu kırma. * Yere sürtme. * Galip olma. * Kahretme

İRGAN : Ottoman Turkish

Bir işi kolaylaştırma

İRGANDİ : Ottoman Turkish

Yerinde oynama, sallanma, kımıldama

İRHA : Ottoman Turkish

Tatlılıkla ve kibarca hareket etme, yumuşak davranma, tatlı muâmele etme

İRHA' : Ottoman Turkish

Gevşetme, aşağı salıverme ve sarkıtma. Koyverme, salıverme. * Dilmek, dilim dilim etmek

İRHA-İ İMAME : Ottoman Turkish

"""Sarığı gevşetme"" Kaygısız, endişesiz olma."

İRHA-İ İNAN : Ottoman Turkish

Dizginleri salıverme. * İşine devam etme

İRHA-İ LİSAN : Ottoman Turkish

Ağzına geleni söyleme

İRHAB : Ottoman Turkish

Bollanma, bol olma. Genişleme