Ottoman Turkish
İSTİTMAM : Ottoman Turkish
(Tamam. dan) Tamamlama, tamamlamağa çalışma. Tamamlamasını isteme. Bitirmek için uğraşma
İSTİTRAB : Ottoman Turkish
Sevinmeyi, süruru istemek
İSTİTRABÎ : Ottoman Turkish
Sürur ve sevinmeyi istemeğe dâir
İSTİTRAD : Ottoman Turkish
Edb: Bir söz söylerken o fıkra içinde başka bir bahis nakletmek
İSTİTRADEN : Ottoman Turkish
Edb: Bir bahis anlatırken, söz gelimi, başka bir mes'eleyi de anlatıvermek suretiyle
İSTİTRADİYAT : Ottoman Turkish
(İstitrad. C.) İstitrad şeklinde söylenen sözler
İSTİTRADÎ : Ottoman Turkish
İstitrad ile alâkalı. Asıl mevzudan olmayan
İSTİTRAF : Ottoman Turkish
(Turfe. den) Hiç görülmemiş bir şey sayma. * Şubelendirme, dallandırma
İSTİVA : Ottoman Turkish
Müsavi oluş. Temasül. * İ'tidal, istikamet ve karar. * Kemalin sâbit olması. * Kaba kuşluk zamanı. * Yükselmek, yüksek olmak. Üstün olmak. * İstila eylemek
İSTİVA-Yİ SİNN : Ottoman Turkish
Kırk yaşlarına gelme
İSTİVFA : Ottoman Turkish
Vefa istemek
İSTİYA' : Ottoman Turkish
Kötü davranma. Fena muamelede bulunma
İSTİYAK : Ottoman Turkish
Misvâk kullanma
İSTİYAS : Ottoman Turkish
(Ye's. den) Ye'se düşme, ümitsizlenme
İSTİZ'AF : Ottoman Turkish
(Za'f. dan) Zayıf ve âdi görme, küçümseme
İSTİZA' : Ottoman Turkish
Işıklanma, aydınlanma
İSTİZADE : Ottoman Turkish
(Ziyade. den) Arttırılmasını arzulama, çoğaltılmasını isteme
İSTİZAE : Ottoman Turkish
(Ziya. dan) Işıklanma, aydınlanma, ziyalanma, nurlanma
İSTİZAH : Ottoman Turkish
Belirsiz ve mübhem bir şey hakkında açık söylenmesini istemek. İzah istemek. * Gensoru. Bir mes'ele hakkında mebuslar tarafından başbakana veya bakanlardan birine açılan ve sonunda soruşturma yapılması istenilen sual
İSTİZAHEN : Ottoman Turkish
Bir şeyin açıklanmasını isteyerek
İSTİZALE : Ottoman Turkish
(İzale. den) Yok edilme, izale olma
İSTİZAN : Ottoman Turkish
Bir hususta izin istemek. İzin için danışmak
İSTİZARE : Ottoman Turkish
Ziyaretine gelinmesini isteme veya ziyarete gelmesi istenilme
İSTİZHAN : Ottoman Turkish
Akıl etmek, düşünmek
İSTİZHAR : Ottoman Turkish
Dayanmak. Güvenmek. Arka vermek. * Yardım istemek. Zahîr istemek. * Ezberlemek. * Aşikâr etmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani