Ottoman Turkish
İZCA' : Ottoman Turkish
Defetme, kovma
İZDİCAR : Ottoman Turkish
Nasihatı dinleyip kabul etme. Söylenen sözü dinleyip tutma
İZDİHAM : Ottoman Turkish
Kalabalık bir yerde halkın çok birikmesinden meydana gelen sıkıntı
İZDİRA' : Ottoman Turkish
Ekin ekme, zirâat yapma
İZDİRAD : Ottoman Turkish
Yutma
İZDİRAM : Ottoman Turkish
Lokmayı iri iri yutma.İZDİVAC
Çift olmak, birbirine eş olmak. Meşru nikâhla evlenmek
İZDİYAD : Ottoman Turkish
Ziyadeleşmek. Çoğalmak. Artmak
İZDİYAL : Ottoman Turkish
Kaybetme, yok etme
İZDİYAN : Ottoman Turkish
Süslenme, bezenme
İZDİYAR : Ottoman Turkish
Ziyâret etme, gidip görme
İZEM : Ottoman Turkish
Büyüklük
İZEN : Ottoman Turkish
Gr: O halde, o takdirde, öyleyse. (Bak: Huruf-u nasibe)
İZFAF : Ottoman Turkish
Gelin gönderme
İZHAB : Ottoman Turkish
Gönderme. * Giydirme veya giydirilme. * Altun kaplama
İZHAC : Ottoman Turkish
Oturma, ikamet etme
İZHAF : Ottoman Turkish
Yalan söyleme. * Hıyanet etme, verdiği sözünü tutmama. * Hayrette bırakma, şaşırtma
İZHAK : Ottoman Turkish
Yok etme, mahvetme. * Öldürme. * Oku, nişandan ayırma
İZHAL : Ottoman Turkish
Hatırdan çıkarma, unutma
İZHAR : Ottoman Turkish
Toplayıp biriktirme
İZHAR-I BELÂGAT : Ottoman Turkish
Belâgat gösterme
İZHAR-I HAK : Ottoman Turkish
Hakkı izhar etmek. Hakkı açıklama
İZHAR-I TECELLÜD : Ottoman Turkish
İnad edip kafa tutma, yalandan cesaretlilik gösterme
İZHAR-I TEESSÜR : Ottoman Turkish
Teessür gösterme
İZİN : Ottoman Turkish
(Bak: İzn)
İZİNNAME : Ottoman Turkish
f. Eskiden bir nikâhın kıyılabilmesi için kadı tarafından verilen izin kâğıdı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani