Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
CİNAS-I TAMM : Ottoman Turkish

"Edb: Lâfızda, harekelerde ve harflerde eksiklik ve ziyâdelik bulunmayan cinâs. Kır (kırmaktan emir), kır (çöl); yaz (yazmaktan emir), yaz (mevsim)."

CİNAYAT : Ottoman Turkish

(Cinayet. C.) Büyük cezâları gerektiren suçlar. Cinayetler

CİNAYET : Ottoman Turkish

Adam öldürmek, katl. (Bak: Câni)

CİNAYET-KÂR : Ottoman Turkish

f. Cinayet işleyen

CİNAZE : Ottoman Turkish

Tabut. İçine cenaze konulan sandık

CİNAÎ : Ottoman Turkish

(Cinâiyye) Cinayetle alâkalı

CİNCİN(E) : Ottoman Turkish

(C: Cenâcin) Göğüs kemiği

CİNH : Ottoman Turkish

Gece karanlığı

CİNN : Ottoman Turkish

"Bir cins ateşten yaratılmış olup, dünyanın insandan sonra en mühim sekenesidir. Akıl ve şuur sâhibi olup pekçok şer ve isyan yapabildikleri gibi ""Peygamberlerin ve semâvî kitabların irşadlarıyla"" insana yetişememekle beraber terakki edip yüksek kemâlatlara çıkabilen mahluktur. İnsanlar gibi dinin bir kısım emirlerini yapmakla ve bazı yasaklarından kaçınmakla yükümlüdürler. Kıyamet ve haşirden sonra cinlerden de dünya imtihanını kazananlar Cennet'e, kaybedenler Cehennem'e girecektir. Kâinat ve içindeki bütün varlıklar hakkında, en birinci söz söyleme hakkı; onların yaratıcısı ve mâliki olanındır. Çünki ""Yapan bilir, öyleyse bilen konuşur"" bir kaidedir. Cinlerin varlığını da, evvelâ; Kur'an-ı Kerimden öğreniyoruz. Ayrıca Peygamberimiz Resul-ü Ekrem'den (A.S.M.) gelen sahih rivayetler ve ashabının cinleri görmesi ve görüşmesi hâdiseleri de pek çoktur. Cinlerin pekçok cinsleri vardır. Bunlar lâtif yaratıklar oldukları için gaybî haberler getirmekte kullanılabilirler. Fakat Hazret-i Peygamber'den (A.S.M.) sonra cinlerin gaybî âlemden haber hırsızlamaları Cenab-ı Hak tarafından menedilmiştir.Cinlerin, kötülüğe sevkedenlerine şeytan-ı cinnî de denilir. * Lügatta: Bir şeyi hisseden, setretmek, gizlemek mânasına gelir."

CİNN SÛRESİ : Ottoman Turkish

Kur'ân-ı Kerim'in
sûresi olup Mekke-i Mükerreme'de nâzil olmuştur

CİNNET : Ottoman Turkish

Delilik

CİNNET : Ottoman Turkish

delilik

CİNNÎ : Ottoman Turkish

Cinn taifesinden olan

CİNNÎ : Ottoman Turkish

cinlerden olan

CİNS : Ottoman Turkish

Nevi'. Boy, soy, kavim, kabile. Aynı çeşitten olmak

CİNS : Ottoman Turkish

tür, çeşit

CİNS-İ LATİF : Ottoman Turkish

Lâtif ve hoş cins, nev. İnsanlar nev'inde kadın

CİNSİYET : Ottoman Turkish

Bir kavim ve kabileye mensub olma. * Bir cins ile alâkalı olma

CİNSİYET : Ottoman Turkish

cinslik, tür olma

CİNSÎ : Ottoman Turkish

Cinsle ilgili, cinsle alâkalı

CİNSÎ : Ottoman Turkish

cinsle ilgili

CİNUN (CİNAN) : Ottoman Turkish

Gece karanlık olmak

CİNZAB : Ottoman Turkish

Yaban havucu

CİNÂN : Ottoman Turkish

cennetler

CİNÂYET : Ottoman Turkish

adam öldürme, ağır suç