Ottoman Turkish
CUMHUR : Ottoman Turkish
topluluk
CUMHUR REİSİ : Ottoman Turkish
Cumhuriyetle idâre olunan memleketlerde Devlet Reisi
CUMHUR-U AVAM : Ottoman Turkish
Halk tabakası
CUMHUR-U MUHADDİSÎN : Ottoman Turkish
Hadis alimleri sınıfı
CUMHUR-U MÜ'MİNÎN : Ottoman Turkish
İmanlılar sınıfı
CUMHUR-U NÂS : Ottoman Turkish
İnsanların ekserisi, halk kalabalığı
CUMHUR-U ULEMÂ : Ottoman Turkish
Âlimler cemaatı. Âlimler sınıfı. (Bir fikre dâvet cumhur-u ulemânın kabulüne vâbestedir, yoksa dâvet bid'attır, reddedilir. Mek.)
CUMHURİYET : Ottoman Turkish
Devlet reisi, millet veya Millet Meclisleri tarafından seçilen hükümet şekli. Demokraside temsili hükûmet şekli. Halkın hür olarak seçtiği temsilciler (Millet vekilleri ve senatörler) aracılığı ile egemenliğini, (hâkimiyetini) kullanmasına dayanan hükûmet şekli. Cumhuriyetin birbirinden farklı üç tatbik şekli vardır.
Parlementer hükûmet: Hükûmeti meclisler karşısında bağımsız sayan şekil.
Meclis hükûmeti: Hükûmeti meclise bağlı sayan şekil.
Başkanlık hükûmeti: Devlet ve hükûmet başkanı aynı kişidir ve halk tarafından seçilir. Hükûmeti başkan kurar, başkan değiştirir. Başkan meclislere karşı bağımsızdır. (Amerika'daki gibi.) (Orada benden sordular ki: Cumhuriyet hakkında fikrin nedir?Ben de dedim: Yaşlı mahkeme reisinden başka daha siz dünyaya gelmeden ben dindar bir Cumhuriyetçi olduğumu elinizdeki tarihçe-i hayatım isbat eder. Hülâsası şudur ki: O zaman şimdiki gibi, hâli bir türbe kubbesinde inzivada idim, bana çorba geliyordu. Ben de tanelerini karıncalara veriyordum, ekmeğimi onun suyu ile yerdim. Benden sordular, ben dedim: Bu karıncı ve arı milletleri Cumhuriyetçidirler. Cumhuriyetperverliklerine hürmeten tanelerini karıncalara veriyorum. Sonra dediler: Sen selef-i sâlihine muhalefet ediyorsun? Cevâben diyordum: Hülefâ-i Râşidîn hem halife hem Reis-i cumhur idiler. Sıddık-ı Ekber (R.A.) Aşere-i Mübeşşereye ve Sahâbe-i kirama elbette Reis-i Cumhur hükmünde idi. Fakat, mânâsız isim ve resim değil, belki, hakikat-ı adaleti ve hürriyet-i şer'iyeyi taşıyan mânâ-yı dindar Cumhuriyetin reisleri idiler. Ş.)(Cumhuriyet ki: Adalet ve meşveret ve kanunda inhisar-ı kuvvetten ibarettir. H.)
CUMHURİYET : Ottoman Turkish
devlet başkanı yönetilenler tarafından seçilen yönetim biçimi
CUMHURİYET-PERVER : Ottoman Turkish
f. Cumhuriyetçi, cumhurcu
CUMHURİYETPERVER : Ottoman Turkish
cumhuriyeti seven
CUMHURÎ : Ottoman Turkish
cumhuriyetle ilgili
CUMU' : Ottoman Turkish
Toplanmalar. Cemi'ler
CUMUAT : Ottoman Turkish
(Cum'a. C.) Perşembe gününden sonra gelen günler. Cum'alar
CUMÂ : Ottoman Turkish
önemli bir namaz
CUN (CUNİ) : Ottoman Turkish
Karnı ve kanadı kara olan bağırtlak kuşu cinsinden bir kuş
CUR : Ottoman Turkish
Belde ismi
CUR'A : Ottoman Turkish
Tek yudum. Bir içimlik. Bir yudumluk
CUR'ATEN : Ottoman Turkish
Bir yudumluk
CURH : Ottoman Turkish
(Curha) Yara. Yaralama
CURNAL : Ottoman Turkish
(Bak: Jurnal)
CUUDET : Ottoman Turkish
Kıvırcıklık
CUUR : Ottoman Turkish
Hurmanın gayet yaramazı, iyi olmayanı
CUY : Ottoman Turkish
f. Nehir, akarsu, ırmak, dere, çay
CUY-ÇE : Ottoman Turkish
f. Küçük ırmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani