Ottoman Turkish
DEHM : Ottoman Turkish
(C.: Dühum) Ansızdan gelmek. * Çok fazla miktarda asker. * Çok adet, kesret
DEHMA : Ottoman Turkish
Belâ. Zahmet * Çömlek. * Çok adet, kesret, sayı çokluğu. * Kadim, eski. * Halis kırmızı koyun. * Koyu kızıl
DEHMAK : Ottoman Turkish
Kesmek, kat'
DEHME : Ottoman Turkish
Yumuşak yemek
DEHMECE : Ottoman Turkish
İhtiyar kişinin ayağında köstek var gibi yab yab yürümesi
DEHMEKA : Ottoman Turkish
Yumuşak ve güzel yemek. * Her nesnenin yumuşağı
DEHMUS : Ottoman Turkish
Cömert kişi. Kerim kimse
DEHN : Ottoman Turkish
Değnekle vurmak. * Yağmurun, yeri ıslatması. * Bir şeyi yağlamak. * Bir kimseye münâfıkane muâmele etmek
DEHNA : Ottoman Turkish
Ova, sahrâ. Çöl, geniş veya susuz ova. * Bir yer ismi
DEHNEC : Ottoman Turkish
Zümrüt gibi bir kıymetli taş
DEHR : Ottoman Turkish
Zaman, çok uzun zaman, ebedi. * Bin yıllık zaman. * Dünya
DEHR : Ottoman Turkish
zaman, devir
DEHR SURESİ : Ottoman Turkish
Kur'ân-ı Kerim'in
suresi olup Sure-i İnsan, Ebrar, Emşac, Hel Etâ Suresi de denir
DEHR-İ FÂNİ : Ottoman Turkish
Fâni dünya, geçici dünya
DEHRE : Ottoman Turkish
f. (Dahra) Testere gibi dişli ve eğri budama âleti. Bağ budamak için kullanılan testere gibi dişli olan bıçak
DEHRİYYE : Ottoman Turkish
dünyanın sonsuzluğuna inanan felsefecilerin yolu
DEHRİYYUN : Ottoman Turkish
(Dehrî. C.) Dehriye fırkasından olanlar.DEHS (Dehâs)
İçine ayak batan yumuşak yer
DEHRİYYÛN : Ottoman Turkish
zamanı tanrılaştıran îmansız felsefeciler
DEHRÎ : Ottoman Turkish
Dehr ve zamana dair ve müteallik. DEHRİYE
Devre ait. Zamana dair ve müteallik. * Âlemin ezelî ve ebedîliğini iddia edip âhirete inanmıyan münkir ve imansız bir fırka
DEHRÎ : Ottoman Turkish
zamanla ilgili, kıyamete inanmayan îmansız felsefeci
DEHUN : Ottoman Turkish
f. Hatırlama, ezber okuma
DEHVER : Ottoman Turkish
Cem'etmek, toplamak. * Lokmayı büyük yapmak
DEHY (DEHÂ) : Ottoman Turkish
Kişinin fikir ve ferâsetinin isabetli ve doğru olması
DEHYA : Ottoman Turkish
"Te'kid için ""Dahiye"" lâfzına sıfat yapılır. ""Dâhiye-i dehya"" gibi."
DEHÂ : Ottoman Turkish
üstün zekâ
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani