Ottoman Turkish
DÂM-I BELÂ : Ottoman Turkish
Bela tuzağı
DÂMEN : Ottoman Turkish
f. Etek. Kenar. Taraf. Zeyl. Elbise veya dağ eteği
DÂMEN : Ottoman Turkish
etek
DÂMEN-İ MUALLÂ : Ottoman Turkish
Yüksek şerefli dâmen, muallâ etek. * Mc: Yüksek namus sâhibi
DÂNE : Ottoman Turkish
tane, tohum
DÂNİŞ : Ottoman Turkish
f. Bilgi, ilim. Biliş
DÂNİŞ-GEDE : Ottoman Turkish
Üniversite
DÂNİŞ-GER : Ottoman Turkish
f. Alim, bilgin
DÂNÂ : Ottoman Turkish
f. Bilgili, bilen, malûmatlı, âlim
DÂNÂ : Ottoman Turkish
ilgili, âlim
DÂNÂ-İ BÎ-MÜDANÎ : Ottoman Turkish
Eşsiz âlim. Zamanında emsali olmayan âlim
DÂNÂ-İ YUNAN : Ottoman Turkish
Eflatun
DÂNÂYÎ : Ottoman Turkish
f. Âlimlik, bilicilik
DÂR : Ottoman Turkish
f. Sâhib, mâlik, tutan (mânasındadır.) Meselâ: Bayrakdâr $
Bayrak tutan
DÂR : Ottoman Turkish
yer, ev, yurt
DÂR Ü GİR : Ottoman Turkish
Kavga, savaş, muharebe, harp, ceng
DÂR-UL BELVÂ : Ottoman Turkish
Dünya, imtihan yeri. Belâ ve musibet âlemi
DÂR-ÜL AMÂN : Ottoman Turkish
Sığınılacak, korunulacak yer
DÂR-ÜL CİHAD : Ottoman Turkish
İslâm sınırlarının haricindeki ülkeler
DÂR-ÜL HARB : Ottoman Turkish
(Bak: Dârülharb)
DÂR-ÜL HİCRE : Ottoman Turkish
Hicret edilen yer. Medine şehri
DÂR-ÜL HİKMET : Ottoman Turkish
Hikmet yeri. Hikmetlerin hükmettiği, hikmet beşiği dünya. * Osmanlı devrinde Şeyh-ül İslâmlık makamının bir ismi
DÂR-ÜL HİLÂFE : Ottoman Turkish
Hilâfet Merkezi. Halifenin bulunduğu yer. (Osmanlılar devrinde İstanbul idi ve bir ismi de Dersaâdet idi)
DÂR-ÜL HULD : Ottoman Turkish
Baki olan yer. Cennetin bir bahçesi. Cennet
DÂR-ÜL İKAB : Ottoman Turkish
Cehennem. Çok azab çekilen yer
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani