Multilingual Turkish Dictionary Ottoman Turkish

EHUN : Ottoman Turkish

f. Toprakta meydana gelen delik, yarık

EHVA : Ottoman Turkish

(Havvâ. dan) Siyah. Kararmış olan

EHVA : Ottoman Turkish

nefis arzuları, boş istekler

EHVAL : Ottoman Turkish

(Hevl. C.) Korkular. Korkulacak hâller. Fenalıklar

EHVAL-İ MUHAVVİFANE : Ottoman Turkish

Dehşetli korkular

EHVAR : Ottoman Turkish

f. Şaşkın, şaşırmış kimse. Alık, sersem adam

EHVEC : Ottoman Turkish

Uzun boylu ahmak adam

EHVEK : Ottoman Turkish

Ahmak kimse

EHVEL : Ottoman Turkish

Korkunç nesne

EHVEN : Ottoman Turkish

Daha aşağı. Daha ucuz. Bayağı. Adi. * Zararı az olan. En zararsız

EHVEN : Ottoman Turkish

en zararsız, pek ucuz

EHVEN-ÜŞ ŞER : Ottoman Turkish

Ehven-i şerreyn de denir. İki şerli işin veya şeyin daha az zararlısı. (Bak: Adalet-i izafiye)

EHVENİYET : Ottoman Turkish

Ucuzluk, ehvenlik, daha hafif, daha zararsızlık

EHVENÜŞŞERREYN : Ottoman Turkish

iki şerden daha az zararlı olanı

EHVER : Ottoman Turkish

f. Sevgili, mâşuk

EHVÂL : Ottoman Turkish

korkular

EHYA : Ottoman Turkish

(Bak: Ahyâ)

EHYA : Ottoman Turkish

ucuzluk, bolluk

EHYAN : Ottoman Turkish

(Hîn. C.) Zamanlar. (Bak: Ahyân)

EHYEB : Ottoman Turkish

Daha heybetli, daha büyük

EHYEF : Ottoman Turkish

İnce belli ve yakışıklı genç. * Çelimli at

EHYEMİN : Ottoman Turkish

(Heyeman. C.) Âşık olmalar, şaşkınlıklar

EHYUN : Ottoman Turkish

Örümcek, ankebut

EHZA' : Ottoman Turkish

Ok mahfazası içinde sona kalan ok

EHZAB : Ottoman Turkish

(Bak: Ahzab)