Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
EMRÎ : Ottoman Turkish

(Emriye) Emirle ilgili, emre ait

EMS : Ottoman Turkish

Dünkü gün

EMSAH : Ottoman Turkish

Yürürken uylukların birbirine sürtmesi

EMSAL : Ottoman Turkish

(Misâl. C.) Denk. Benzer. Yaşları birbiriyle aynı olanlar. * Mat: Kat sayı. * (Mesel. C.) Kıssalar, hikâyeler, romanlar, masallar, destanlar

EMSAR : Ottoman Turkish

(Mısr. C.) Büyük şehirler, beldeler, memleketler, kasabalar

EMSEL : Ottoman Turkish

(Misil. C.) İmtisale şayan olan. Tam benzer. Efdal, ekrem ve eşref olan

EMSEN : Ottoman Turkish

Bevlin akması

EMSİLE : Ottoman Turkish

(Misâl. C.) Misaller. Örnekler. * Arapçada fiil tasrifini gösteren kitap

EMSİLE : Ottoman Turkish

misaller, örnekler

EMSİYE : Ottoman Turkish

(Mesâ. C.) Akşamlar, akşam vakitleri. Günün son zamanları

EMSÂL : Ottoman Turkish

misaller, eşler, benzerler

EMT : Ottoman Turkish

Yüksek yer. Küçücük tepecikler. * Doldurma

EMTAR : Ottoman Turkish

(Matar. C.) Yağmurlar

EMTAR : Ottoman Turkish

yağmurlar

EMTEN : Ottoman Turkish

Pek metin, çok dayanıklı, en sağlam, fazlaca muhkem

EMTİA : Ottoman Turkish

(Meta'. C.) Ticaret malları

EMTİA-İ ECNEBİYE : Ottoman Turkish

Yabancı memleket malları

EMTİA-İ TİCARİYYE : Ottoman Turkish

Tüccar malları

EMUMİYYE : Ottoman Turkish

Analık

EMUN : Ottoman Turkish

Kuvvetli, dayanıklı deve

EMVAH : Ottoman Turkish

(Ma'. C.) Sular

EMVAL : Ottoman Turkish

(Mal. C.) Mallar

EMVAL-İ BÂTINA : Ottoman Turkish

Nakit paralarla, evlerde, mağazalarda bulunan ticaret malları

EMVAL-İ GAYR-İ MENKULE : Ottoman Turkish

Bir yerden başka yere taşınamıyan, sabit olan mallar. (Dükkan, ev, tarla...gibi.)

EMVAL-İ MENKULE : Ottoman Turkish

Bir yerden başka yere taşınabilir, götürülebilir eşya ve mallar. (Masa, karyola, perde, çakı... gibi.)