Ottoman Turkish
ENVEK : Ottoman Turkish
(C.: Nevkâ) Ahmak
ENVER : Ottoman Turkish
En nurlu, daha nurlu, çok parlak
ENVER : Ottoman Turkish
pek nurlu
ENVÂ : Ottoman Turkish
neviler, türler
ENVÂEN : Ottoman Turkish
türler olarak
ENVÂR : Ottoman Turkish
nurlar
ENYAB : Ottoman Turkish
Çenenin yan tarafındaki kesici veya azı dişleri
ENZA' : Ottoman Turkish
Kılsız, tüysüz kimse
ENZAD : Ottoman Turkish
(Nazad. C.) Şanlı, şerefli, namlı ve tertibli kimseler. * Toprak tabakaları
ENZAL : Ottoman Turkish
(Nezl ve Nizil. C.) Soysuzlar, alçaklar, âdi ve aşağılık adamlar
ENZAM : Ottoman Turkish
Balıkların karınlarında peydâ olan yumurta dizileri
ENZAR : Ottoman Turkish
(Nazar. C.) Bakışlar, görüşler. Seyr
ENZAR-I DİKKAT : Ottoman Turkish
Dikkatli bakışlar, dikkatli görüşler
ENZÂR : Ottoman Turkish
nazarlar, bakışlar
ENÂNİYET : Ottoman Turkish
enlik, gurur
ENÎN : Ottoman Turkish
inilti
ENÎNDÂR : Ottoman Turkish
inleyen
ENÎS : Ottoman Turkish
dost, arkadaş
ENÜK : Ottoman Turkish
Kurşun
ENŞAT : Ottoman Turkish
Kovası, bir defa çekmekte çıkan, dibi yakın kuyu
EPİK : Ottoman Turkish
Fr. Mevzuu kahramanca olan yazıların frenkçe ismi
EPSAN : Ottoman Turkish
f. Bileği taşı
EPÜRNAK : Ottoman Turkish
f. Delikanlı, genç yiğit, bahadır
ER : Ottoman Turkish
Erken, geç değil
ER'AN : Ottoman Turkish
Ahmak, bön, salak, ebleh. * Deli, çılgın. * Şaşkın, şaşırmış, taaccüb etmiş. * Uzun boylu, akılsız kişi. * Leşker. * Dağ. (Müe: Ra'nâ)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani