Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ESTA' : Ottoman Turkish

(Satı. dan) Uzun boyunlu. Boynu uzun olan insan veya hayvan

ESTAN(E) : Ottoman Turkish

f. İstirahat edilecek ve uyunacak rahat yer

ESTAR : Ottoman Turkish

(Satr. C.) Yazı dizileri, satırlar

ESTAĞFİRULLAH : Ottoman Turkish

Cenâb-ı Hak'tan kusurumun örtülmesini dilerim. Allah (C.C.) kusurumu efvetsin (mealinde, kusurunu anlayan bir müslümanın duâsı. Hürmet veya ikramlara karşı tevâzu maksadı ile de söylenmektedir.) (Bak: İstiğfar)

ESTAĞFİRULLAH : Ottoman Turkish

Allah kusurumu affetsin

ESTEH : Ottoman Turkish

f. Çekirdek. * Kemik. Vücud iskeletini meydana getiren nesne

ESTER : Ottoman Turkish

Katır

ESTER : Ottoman Turkish

katır

ESTERVEN : Ottoman Turkish

f. Çocuk doğurmayan, kısır kadın

ESTEÎN : Ottoman Turkish

Yardım isterim, istiâne ederim (meâlinde fiil olup, müfred birinci şahıstır.)

ESTİNE : Ottoman Turkish

f. Yumurta

ESUK : Ottoman Turkish

Deli koyun

ESUM : Ottoman Turkish

Çok yalancı, iftiracı, kabahatli ve günahkâr olan adam

ESUS : Ottoman Turkish

Katı, sağlam, muhkem nesne

ESVA' : Ottoman Turkish

(Sâ'. C.) Kuyular, çukur yerler. * Ölçekler

ESVAB : Ottoman Turkish

(Sevb. C.) Sevbler, giyecekler, giyimler

ESVAF : Ottoman Turkish

(Suf. C.) Suflar, koyun yünleri

ESVAK : Ottoman Turkish

Uzun incikli

ESVAR : Ottoman Turkish

(Sur. C.) Surlar, hisarlar, kaleler, kal'alar. * Ziyafetler, şölenler

ESVAT : Ottoman Turkish

(Savt. C.) Sesler. Savtlar

ESVE' : Ottoman Turkish

Yaramaz nesne

ESVED : Ottoman Turkish

Çok siyah. kara renkli olan

ESVED : Ottoman Turkish

siyah, kara

ESVED-ÜL-KALB : Ottoman Turkish

(Bak: Süveydâ)

ESVEDEYN : Ottoman Turkish

İki siyah mânâsına gelen bu kelime, yılanla akreb için kullanılır