Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
EZHAR : Ottoman Turkish

(Zehre. C.) Çiçekler. Zehreler. şukufeler

EZHAR (AZHÂR) : Ottoman Turkish

(Zahr. C.) Satıhlar, yüzler. * Sırtlar, arkalar. Binek hayvanının sırtları

EZHAR-I NEV-BAHÂR : Ottoman Turkish

Bahar çiçekleri

EZHAR-I REBİÎ : Ottoman Turkish

Bahar çiçekleri

EZHEL : Ottoman Turkish

Gafil kimse. Gaflette bulunan kişi. * Pek dalgın

EZHER : Ottoman Turkish

Mısırda bulunan büyük bir üniversite

EZHER : Ottoman Turkish

pek parlak

EZHER-ÜL VECH : Ottoman Turkish

Yüzü nurlu olan

EZHERAN : Ottoman Turkish

(Ezhereyn) Ay ile güneş

EZHÂN : Ottoman Turkish

zihinler

EZHÂR : Ottoman Turkish

çiçekler

EZİB : Ottoman Turkish

Rezil, âdi ve aşağılık kimse. * Kıble rüzgarı. * Riyh-u cenub ile Sâbâ arasında esen yel. * Sevinmek, ferah ve neşat

EZİKKA : Ottoman Turkish

(Zukak. C.) Yollar, sokaklar

EZİLLE : Ottoman Turkish

Zeliller, alçaklar

EZİMME : Ottoman Turkish

(Zimam. C.) Yularlar. Bağlar

EZİMME-İ UMUR : Ottoman Turkish

İşlerin idâresi

EZİN : Ottoman Turkish

Kefil

EZİR : Ottoman Turkish

f. Haykırma, bağırma

EZİYET : Ottoman Turkish

İncinme. Sıkıntı çekme

EZİYET : Ottoman Turkish

üyük sıkıntı, incinme

EZKA : Ottoman Turkish

En anlayışlı. En zeki

EZKAN : Ottoman Turkish

(Zakn. C.) Çeneler

EZKAR : Ottoman Turkish

(Zikr. C.) Zikirler

EZKAT : Ottoman Turkish

f. Kötü düşünceli kişi

EZKAZA : Ottoman Turkish

kaza olarak