Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
FERİK : Ottoman Turkish

general

FERİKİYET : Ottoman Turkish

generallik

FERİYYE : Ottoman Turkish

ayrıntılar

FERİŞTE : Ottoman Turkish

(Ferişteh) f. Melek. Günahsız. Masum. Yumuşak huylu

FERİŞTE : Ottoman Turkish

melek

FERK : Ottoman Turkish

El ile bir şeyi ovmak. * Buğz ve adâvet etmek, düşmanlık yapmak

FERKAA : Ottoman Turkish

Parmak çıtlatmak

FERKADAN : Ottoman Turkish

Şimâl kutbuna yakın parlak ve küçük ayı kümesine tâbi ve gece istikamet bulmağa yarayan, sık sık karşı karşıya gelen iki yıldız (İkizler mânasına)

FERKADE : Ottoman Turkish

Sergerde kimse

FERLA : Ottoman Turkish

(C: Ferala) Kırba ağzı

FERMA : Ottoman Turkish

f. Buyurucu. Emredici. Âmir

FERMAN : Ottoman Turkish

f. Emir. Tebliğ

FERMAN : Ottoman Turkish

kesin emir, hüküm, bildiri

FERMAN-BER : Ottoman Turkish

İtaatli ve muti olan. Hakkında emir çıkarılan. Fermanlı

FERMAN-BERDAR : Ottoman Turkish

f. Fermana uyan, emre uyan

FERMAN-DİH : Ottoman Turkish

f. Hükmü geçen, verdiği emri dinlenen

FERMAN-FERMA : Ottoman Turkish

Hüküm süren, emir veren, emir buyuran, hüküm fermâ

FERMAN-REVA : Ottoman Turkish

f. Pâdişah, hükümdar. * Emri kabul edilen

FERMAN-I İLÂHÎ : Ottoman Turkish

Allah'ın fermanı

FERMAYİŞ : Ottoman Turkish

f. Emretmek. Buyurmak

FERMEND : Ottoman Turkish

f. şan ü şeref ve mevki sahibi olan kişi

FERMENE : Ottoman Turkish

İşlemeli dar ve yuvarlak yanlı yelek. * Eskiden esnaf tabakasına mahsus elbise

FERMUDE : Ottoman Turkish

f. Buyruk. Emir. Kumanda

FERMÂ : Ottoman Turkish

uyurucu

FERNAS : Ottoman Turkish

f. Şaşkın, dalgın, gafil. * Şaşkınlık, gaflet, dalgınlık