Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
FÂTIR-ÜS SEMÂVÂT : Ottoman Turkish

Gökleri yaratan, Allah

FÂZIL : Ottoman Turkish

faziletli, üstün

FÂŞ : Ottoman Turkish

ortaya çıkmış

: Ottoman Turkish

"Arabçada harf-i cerrdir. Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir. Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan ""bâ, ilâ, min, maa"" harflerinin yerine kullanılır. Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer. Te'kid mânası da vardı. (L.R.)Başka bir ifade ile kısaca (fî)
""İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine"" mânalarına gelir. Kelimenin başına yazılır ve o kelimeyi ""i"" diye okuttuğu için ona harf-i cerr denir. Farsçada ""Der"", ""Fî"" yerinde kullanılır."

: Ottoman Turkish

içinde, içine, hakkında, üzere, dair

FÎ-İ CÂRÎ : Ottoman Turkish

Geçer değer, muteber fiat

FÎ-İ MAKTU' : Ottoman Turkish

Biçilmiş kıymet, kararlaştırılmış değer

FÎ-ZAMANİNA : Ottoman Turkish

Devrimizde. Zamanımızda

FÎF : Ottoman Turkish

(C: Efyâf- Füyuf) Düz yer

FÎH : Ottoman Turkish

(Fî-h) Onda, onun hakkında

FÎHİ NAZAR(UN) : Ottoman Turkish

"Şüphe edilen bir mes'ele hakkında söylenir. ""Ona bir bakmak, tetkik etmek lâzımdır"" demektir."

FÎHİNAZARUN : Ottoman Turkish

ir bakmak lâzım!

FÎKA : Ottoman Turkish

(C Efavık-Efvak) İki defa sütü sağmak arasında biriken süt

FÎSEBİLİLLAH : Ottoman Turkish

Allah yolunda. Allah için

FÎSEBÎLİLLÂH : Ottoman Turkish

sadece Allah için

FÎZÂR : Ottoman Turkish

inilti, inleme

FÜC'E : Ottoman Turkish

Ansızın, birdenbire

FÜC'ETEN : Ottoman Turkish

Apansızın. Birdenbire. Ansızın. Hiç beklenmedik anda

FÜCCAR : Ottoman Turkish

(Fâcir. C.) Günahkârlar. Açıktan günah işleyenler

FÜCCÂR : Ottoman Turkish

günahkârlar

FÜCLE : Ottoman Turkish

Turp

FÜCRE : Ottoman Turkish

Suyun çıkıp aktığı yer

FÜCUR : Ottoman Turkish

Günah. Zina. Namusları pây-mâl etmek gibi şeytanî iştiha. Dinsiz ve ahlâksızların durumu.(Fücur, haktan udul etmek, hak yolunu yarıp nizamından çıkarak fısk u isyana düşmektir. Bilhassa zina etmek, yalan söylemek, edebsizlik etmek mânasına isimlendirilir. E.T.)

FÜCÊTEN : Ottoman Turkish

irdenbire

FÜCÛR : Ottoman Turkish

günah, zina, sapma