Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ANOT : Ottoman Turkish

yun. Pozitif elektrot. Bir elektrolitte, elektrik akımının içeri girdiği iletken uç

ANS : Ottoman Turkish

Sağlam, kuvvetli deve. * Yemen tâifesinden bir kabile. * Kız bâliğa olduktan sonra, ailesinin evinde çok durması

ANSAR : Ottoman Turkish

(Bak: Ensar)

ANSİKLOPEDİ : Ottoman Turkish

yun. Bir sahadaki bilgileri veya bütün bilgileri sistemli veya alfabetik bir şekilde sıralayan eser

ANTER : Ottoman Turkish

(C: Anâtir) Gök sinek

ANTİKA : Ottoman Turkish

yun. Kıymetli san'at eseri. Eski zamandan kalma eser

ANTİKA : Ottoman Turkish

eskiden kalma kıymetli eser

ANTİKOR : Ottoman Turkish

Fr. Vücuda giren hastalık mikroplarını zararsız kılmak için organizmanın bir kanun-u İlahî ile çıkardığı madde

ANTRANİK : Ottoman Turkish

Ermeni örgütünün liderlerinden biri

ANTROPOLOJİ : Ottoman Turkish

yun. İnsan dediğimiz varlığı inceleyen ilim. İnsan biyolojik özellikleri açısından incelendiğinde biyolojik antropoloji, cemiyet halinde yaşıyan bir varlık olması açısından incelendiğinde sosyal antropoloji veya kültür antropolojisi, insanın mahiyeti, diğer varlıklardan farkı, hayatının mânası, dünyadaki yeri açısından incelendiğinde felsefi antropoloji adlarını alır. Allah insanın önce bedenini yaratmış, sonra ona ruh vermiştir. Hiçbir varlığa vermediği kabiliyetler vermiştir. Allahı tanıdığı ve ona bağlandığı zaman Allahın muhatabı, yeryüzünün halifesi ve efendisi olur. Allahı tanımadığı ve kendi keyfine tâbi olduğu zaman hayvanlardan aşağı bir mahluk olur. Dünya hayatı, iyi ile kötülerin denendiği bir imtihan yeridir. İnsan ebed için yaratılmıştır. Ölüm ebedi hayata bir yolculuk, bir terhistir. Mezar, ya Cennete giden yolun kapısı veya Cehenneme giden yolun giriş yeridir

ANTROPOMORFİZM : Ottoman Turkish

"Sosy. İnsan şeklinde putlara inanma ve tapma esasına dayanan batıl bir din. Allah'ı insan vasıflarıyla tasavvur eden dinî inançlar da antropomorfizm'in başka kılıkta görünüşleridir. Meselâ aslı bozulmuş Musevilik ve Hıristiyanlıkta Allahın insan şeklinde düşünülmesi antropomorfizm denilen putperestliğe bir geri dönüştür. İslâm dini Allah'ın varlığı, sıfatları ve fiilleriyle eşsiz ve benzersiz olduğunu bildirmekle, en üstün ve mükemmel din olmak şerefine hak kazanmıştır. İslâmın ""Görmek, işitmek, konuşmak"" gibi insani vasıfları Allaha atfettiğini, ve bu sebeple antropomorfik dinler arasında yer aldığını iddia edenler ya bilgisiz ya da kasıtlı kimselerdir. Çünkü İslâm, Allahın ""Görmek, işitmek, konuşmak"" fiilinde insanın muhtaç olduğu organ ve şartlara muhtaç olmadığını bilhassa belirtir ve insan fiili ile hiçbir surette benzerliği bulunmadığını açıklar. İslâm en cahil insandan en âlim insana kadar herkese hitap eden bir din olduğu için, basit ve kaba düşünenlere, hareketlerinin Allah'dan gizli kalmayacağını anlatmak için Allah'ın, putperestlerin ilahları gibi konuşmaz, görmez, işitmez diye düşünmemelerini, Allah'ın her hal ve hareketlerinden haberdar olduğunu anlatmaktadır."

ANTÛT : Ottoman Turkish

Çöl ortasındaki küçük dağ ve tepe

ANVE : Ottoman Turkish

Kuvvet, cebr, zorakilik, zorlama, zor

ANVET : Ottoman Turkish

Kahretmek. * Galip olmak

ANYE : Ottoman Turkish

Güçlük, engel, zorluk, meşakkat

ANZAR : Ottoman Turkish

(Bak: Enzar)

ANÂ' : Ottoman Turkish

Zahmet, meşakkat, güçlük, zorluk

ANÂBİL : Ottoman Turkish

Kaba nesne

ANÂDİL : Ottoman Turkish

(Andelib. C.) Bülbüller

ANÂFET : Ottoman Turkish

Kabalık, sertlik

ANÂK : Ottoman Turkish

(C.: Ânuk) Dişi keçi yavrusu. * Zahmet, meşakkat. * Karakulak dedikleri hayvan

ANÂKİB : Ottoman Turkish

(Ankebut. C.) Örümcekler

ANÂN : Ottoman Turkish

Bulutlar. * Gökyüzü, semâ

ANÂNE : Ottoman Turkish

gelenek

ANÂNEVÎ : Ottoman Turkish

gelenekle ilgili