Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
HİKEM : Ottoman Turkish

(Hikmet. C.) Hikmetler

HİKEM : Ottoman Turkish

hikmetler

HİKEMİYYAT : Ottoman Turkish

Hikmet ve felsefeye âit söz ve düşünceler. Yeni yeni bilgiler veren kıssalar, ibret verici hâdiseler bildiren yazılar, sözler

HİKEMİYÂT : Ottoman Turkish

hikmetler, hikmetli sözler

HİKEMÎ : Ottoman Turkish

Hikmet ve düşünceye ait

HİKKA : Ottoman Turkish

Dört yaşına basan dişi deve

HİKKAB : Ottoman Turkish

Uzun boylu, büyük karınlı kişi

HİKKE : Ottoman Turkish

(C.: Hikek) Kaşıntı

HİKMET : Ottoman Turkish

İnsanın, mevcudatın hakikatlerini bilip hayırlı işleri yapmak sıfatı. Hakîmlik. Eşyanın ahvâlinden, hârici ve bâtini keyfiyetlerinden bahseden ilim. (Buna İlm-i Hikmet deniyor) * Herkesin bilmediği gizli sebeb. Kâinattaki ve yaradılıştaki İlâhî gaye. * Ahlâka ve hakikata faydalı kısa söz. * Sır. * Bilinmeyen nokta. İlim, adâlet ve hilimin birleşmesinden doğan değerli sıfat. * Kuvve-i akliyenin vasat mertebesidir. Hakkı hak bilip imtisal etmek, batılı batıl bilip içtinab etmektir. * Allah'a itaat, fıkıh ve sâlih amel. * Akıl, söz ve hareketteki uygunluk. * Hak emre uymak. * Allah'ın yarattıklarında tefekkür. (Bak: Felsefe)

HİKMET : Ottoman Turkish

gaye, felsefe, gizli sebep, faydalı söz, bilgi

HİKMET-AMİZ : Ottoman Turkish

f. Hikmetli, hikmetle karışık, hikmeti içine alan

HİKMET-AMUZ : Ottoman Turkish

f. Hikmetli. * Hikmet öğreten

HİKMET-EDA : Ottoman Turkish

f. Hikmetli

HİKMET-ENDUZ : Ottoman Turkish

Hikmet kazanan

HİKMET-FEŞAN : Ottoman Turkish

f. Hikmet neşreden, hikmet yayan

HİKMET-FÜRUŞ : Ottoman Turkish

f. Hikmet bildiğini iddia eden, hikmet satan

HİKMET-İ AMELİYE : Ottoman Turkish

Pratik bilgi

HİKMET-İ ATİKA : Ottoman Turkish

Eski hikmet

HİKMET-İ BEDAYİ' : Ottoman Turkish

f. Güzel sanat bilgisi. Güzel san'at sevme (estetik)

HİKMET-İ EFGAN : Ottoman Turkish

f. Ağlayıp sızlamanın hikmeti. Feryadın, inleyişin gizli sebebi

HİKMET-İ İLÂHİYE : Ottoman Turkish

Allah'ın hikmeti. Mahlûkatın yaratılışında Allah'ın gayeleri

HİKMET-İ KUR'ANİYE : Ottoman Turkish

"Kur'an'a mahsus hikmet. (Amma Hikmet-i Kur'âniye ise; nokta-i istinadı, kuvvete bedel hakkı kabul eder. Gâyede menfaate bedel fazilet ve rızâ-yı İlâhîyi kabul eder. Hayatta düstur-u cidal yerine düstur-u teâvünü esas tutar. Cemaatlerin râbıtalarında; unsuriyet, milliyet yerine râbıta-i dinî ve sınıfî, ve vatanî kabul eder. Gayâtı, hevesât-ı nefsâniyenin tecavüzatına sed çekip ruhu maâliyata teşvik ve hissiyat-ı ulviyyesini tatmin eder ve insanı kemâlât-ı insaniyeye sevk edip insan eder... Hakkın şe'ni, ittifaktır. Faziletin şe'ni, tesanüddür. Düstur-u teâvünün şe'ni, birbirinin imdadına yetişmektir. Dinin şe'ni, uhuvvettir, incizabdır. Nefsi gemlemekle bağlamak, ruhu kemâlâta kamçılamakla serbest bırakmanın şe'ni saadet-i dâreyndir. S.)"

HİKMET-İ MADDE : Ottoman Turkish

İşin hikmeti

HİKMET-İ SAMEDÂNİYE : Ottoman Turkish

Samed olan Allah'ın hikmeti

HİKMET-İ TABİİYE : Ottoman Turkish

Fizik bilgisi