Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
ASA-YI İNKÂR : Ottoman Turkish

İnkâr değneği. Kabul etmeme

ASAB : Ottoman Turkish

Sinir. Damar

ASAB : Ottoman Turkish

sinir, damar

ASABE : Ottoman Turkish

Kuvvet, şiddet. * Bir tek sinir. * Baba tarafından akraba olanlar. * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı. * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan sonra geri kalanı, terekeyi alan kimse. (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan.)

ASABİ' : Ottoman Turkish

(Usbu'. C.) Parmaklar

ASABİYET : Ottoman Turkish

sinirlilik. gayret

ASABİYET-İ KAVMİYE : Ottoman Turkish

Vatanperverlik. Menfi milliyetçilik, Asabiyet-i câhiliye, asabiyet-i milliye, asabiyet-i nev'iyye gibi tabirler de aynı mânayı ifâde eder. (Bak: Asabiyet-i Câhiliyye)

ASABİYETEN : Ottoman Turkish

asabilik bakımından

ASABİYY-ÜL-MİZAC : Ottoman Turkish

Yaradılışça sinirli olan kimse. Yaradılışı itibâriyle asabi, hırçın, öfkeli olan

ASABİYYET : Ottoman Turkish

Sinirlilik. Fart-ı gayret. İmân ve İslâmiyeti, kendi akrabasını, vatanını, din veya milliyetini müdâfaa etmek gayreti. Hamiyyet

ASABİYYET-İ CAHİLİYYE : Ottoman Turkish

İslâmiyetten evvelki câhiliyyet asabiyyeti. Menfi milliyet. Irkçılık, yani, aşırı derecede kendi kavim ve kabilesini koruma ve iltizam gayreti.(Asabiyyet-i cahiliyye, birbirine tesanüd edip yardım eden gaflet, dalâlet, riya ve zulmetten mürekkeb bir mâcundur. Bunun için menfi milliyetçiler, milliyeti mâbud ittihaz ediyorlar. Hamiyyet-i İslâmiyye ise, nur-u imândan in'ikâs edip dalgalanan bir ziyadır. M.N.)

ASABİYYETEN : Ottoman Turkish

Asabi olarak. Sâde kendi milliyetini, soyunu sevmekle

ASABÎ : Ottoman Turkish

Sinirli. Öfkeli

ASABÎ : Ottoman Turkish

sinirli

ASAF : Ottoman Turkish

Süleyman Peygamberin (A.S.) veziri. Vezir. * Bir ot ismi

ASAF-REY : Ottoman Turkish

Düşüncesi Asaf'ınki gibi akıllıca olan vezir

ASAFİR : Ottoman Turkish

(Usfur. C.) Serçe kuşları

ASAFÂNE : Ottoman Turkish

f. Bir vezire yakışır surette ve hâlde

ASAGİR : Ottoman Turkish

(Asgar. C.) Şeref ve itibar bakımından küçük olanlar. Çok küçük şeyler

ASAGİR Ü EKÂBİR : Ottoman Turkish

f. İtibar ve mevkice küçükler ve büyükler

ASAH : Ottoman Turkish

(Bak: Esahh)

ASAHİB : Ottoman Turkish

(Ashab. C.) Sahibler, sahib olanlar. Ashablar

ASAİB : Ottoman Turkish

Cemaatler, tayfalar. * Başa sarılan sargılar, nesneler

ASAK : Ottoman Turkish

Darlık. * Hurma budağının yaramazı

ASAKİR : Ottoman Turkish

(Asker. C.) Askerler. Erler