Ottoman Turkish
Ottoman Turkish
İLLİYET : Ottoman Turkish
sebeplik
İLLİYYÎN : Ottoman Turkish
cennetin en yüksek yeri
İLLÂ : Ottoman Turkish
ille, ne olursa olsun, özellikle
İLLÜZYON : Ottoman Turkish
cisimleri yanlış idrak etmek
İLM : Ottoman Turkish
ilim
İLMELYAKÎN : Ottoman Turkish
ilim yoluyla kesin biliş
İLMİHÂL : Ottoman Turkish
" ""hâl ilmi"" mânâsında herkese gerekli olan dinî hükümleri bildirmek maksadıyla yazılan kitaplara verilen isim."
İLMİYE : Ottoman Turkish
âlimler yolu
İLMÎ : Ottoman Turkish
ilimle ilgili, ilme uygun
İLSÂK : Ottoman Turkish
yapışma, bitişme
İLTİBAS : Ottoman Turkish
karıştırma, ayıramama
İLTİCÂ : Ottoman Turkish
sığınma
İLTİCÂGÂH : Ottoman Turkish
sığınak
İLTİCÂKÂRÂNE : Ottoman Turkish
sığınırcasına
İLTİFÂT : Ottoman Turkish
lütfetme, gönül alma, güzel sözle okşama
İLTİFÂTKÂRÂNE : Ottoman Turkish
iltifat edercesine
İLTİFÂTÂT : Ottoman Turkish
iltifatlar, gönül almalar, lütfetmeler
İLTİHAK : Ottoman Turkish
katılma
İLTİHÂB : Ottoman Turkish
yanma, kızışma
İLTİHÂM : Ottoman Turkish
kaynaşma
İLTİKA : Ottoman Turkish
kavuşma
İLTİMAS : Ottoman Turkish
kayırma
İLTİSAK : Ottoman Turkish
kavuşma
İLTİYÂM : Ottoman Turkish
kaynaşma
İLTİZAM : Ottoman Turkish
kayırma, taraf tutma, gerekli bulma
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani