Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
İMÂD : Ottoman Turkish

direk

İMÂLE : Ottoman Turkish

meylettirme, uzun okuma

İMÂN : Ottoman Turkish

çok dikkatli olma

İMÂRET : Ottoman Turkish

ayındırlık, fakirlere yemek verilen yer

İMÂTE : Ottoman Turkish

öldürme

INAK : Ottoman Turkish

Kucaklaşıp sarılma, muânaka

INAN : Ottoman Turkish

(C.: Aınne) Atın dizgini

INAS : Ottoman Turkish

Kızın büluğ çağına vardıktan sonra evlerinde evlenmeden çok durması

İNAŞ : Ottoman Turkish

hareketlendirme

İNBİK : Ottoman Turkish

imbik, süzme âleti

İNBİSÂT : Ottoman Turkish

genişleme

İNBÂT : Ottoman Turkish

otun bitmesini sağlama

İNCİL : Ottoman Turkish

dört büyük ilâhî kitaptan biri

İNCİLÂ : Ottoman Turkish

cilâlanma, parlama

İNCİLÂB : Ottoman Turkish

celbedilme, çekilme

İNCİMAD : Ottoman Turkish

donma, katılaşma

İNCİRAR : Ottoman Turkish

çekilme, sona erme

İNCİZÂB : Ottoman Turkish

cezbedilme, çekilme

İNCİZÂBÂT : Ottoman Turkish

cezbedilmeler, çekilmeler

İNCİZÂR : Ottoman Turkish

çekilme

İND : Ottoman Turkish

yan, kat

İNDALLAH : Ottoman Turkish

Allah katında

İNDELBÜLEĞA : Ottoman Turkish

adamına göre güzel söz söyleyenler yanında

İNDELHÂCE : Ottoman Turkish

gerek duyulduğunda

İNDİFÂ : Ottoman Turkish

def olma, püskürme