Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
İSTİÂRE : Ottoman Turkish

ir kelimeyi başka anlamda kullanma

İSTİÂZE : Ottoman Turkish

sığınma

İSTİĞFAR : Ottoman Turkish

Allahtan af dileme

İSTİĞNA : Ottoman Turkish

gönül tokluğu, nazlanma, uzak durma

İSTİĞRÂB : Ottoman Turkish

yadırgama, garipseme

İSTİĞRÂBKÂRÂNE : Ottoman Turkish

yadırgarcasına

İSTİĞRÂK : Ottoman Turkish

ilâhî aşka dalıp coşarak kendinden geçme, esrime

İSTİĞRÂKKÂRÂNE : Ottoman Turkish

kendinden geçercesine

İSTİĞRÂKÎ : Ottoman Turkish

istiğrakla ilgili

İSTİŞFÂ : Ottoman Turkish

şifa isteme

İSTİŞHÂD : Ottoman Turkish

şahit gösterme

İSTİŞMÂM : Ottoman Turkish

koklama

İSTİŞÂRE : Ottoman Turkish

danışma, konuşma

İSTÎCÂL : Ottoman Turkish

acele etme

İSTÎDÂ : Ottoman Turkish

dilekçe

İSTÎSAL : Ottoman Turkish

kökünü kazıma

İSTÎSÂB : Ottoman Turkish

güç sayma

ISTIAD : Ottoman Turkish

Yükseğe çıkma, terfi etme

ISTIBAB : Ottoman Turkish

Dökülme. * Damardan kan fışkırması

ISTIBAG : Ottoman Turkish

Boyanma

ISTIBAR : Ottoman Turkish

Sabretmek. * Kısas almak

ISTIDAM : Ottoman Turkish

İki şeyin birbirine şiddetli çarpması

ISTIFA : Ottoman Turkish

Bir şeyin iyisini seçip ayıklamak. * Bir şeyi ıslâh edip sâfileştirmek. * Seçmek. Ayıklamak

ISTIFA-GERDE : Ottoman Turkish

f. Seçilen. Seçilmiş bulunan

ISTIFAF : Ottoman Turkish

Dizilme. Sıralanma. Saf bağlama