Multilingual Turkish Dictionary Ottoman Turkish

IZTICA' : Ottoman Turkish

Namaz kılarken secdede koltukları sıkarak göğsü yere değdirme. * Yan üstüne yatma

IZTIMAR : Ottoman Turkish

Atı, idman yaptırarak yola dayanabilecek şekilde kuvvetlendirme. * İnce belli olma

IZTIRAB-ÂVER : Ottoman Turkish

f. Iztırab veren, elem çektiren

IZTIRABAT : Ottoman Turkish

(Iztırâb. C.) Elemler, acılar, sıkıntılar, azablar. Vesveseler

IZTIRARİYAT : Ottoman Turkish

(Iztırarî. C.) Mecburi olarak yapılan şeyler, mecburiyetler.İA' $ Bir nesneyi kab içine koyup saklamak

"Çaresizlik içinde oluş. Mecburiyet.(Lisan-ı ıztırariyle bir duâdır ki; muztar kalan her bir ziruh kat'i bir iltica ile duâ eder, bir hâmi-i mechulüne iltica eder. Belki Rabb-i Rahimine teveccüh eder. S.)"

İZZET : Ottoman Turkish

üstünlük, galibiyet

İZZETİNEFİS : Ottoman Turkish

insanın kendine saygısı

İZZETÂLÛD : Ottoman Turkish

izzetle karışık

İZÂ : Ottoman Turkish

irdenbire

İZÂBE : Ottoman Turkish

eritmek

İZÂC : Ottoman Turkish

taciz etme, rahatsız etme

İZÂCÂT : Ottoman Turkish

taciz etmeler

İZÂE : Ottoman Turkish

aydınlatma

İZÂFE : Ottoman Turkish

ağlama, yükleme

İZÂFÎ : Ottoman Turkish

göreli, göreceli

İZÂLE : Ottoman Turkish

giderme

İZÂM : Ottoman Turkish

üyükler

İZÂN : Ottoman Turkish

anlayış

İZÂNÎ : Ottoman Turkish

anlayışla ilgili

Ottoman Turkish