Multilingual Turkish Dictionary

Turkish English Hukuk

Turkish English Hukuk
SÖMÜRGELERİN BAĞIMSIZLIĞINA KAVUŞMASI : Turkish English Hukuk

decolonisation

SÖZCÜ : Turkish English Hukuk

spokesman

SÖZDE : Turkish English Hukuk

so-called

SÖZDE ADAY : Turkish English Hukuk

candidate in name

SÖZLEŞME : Turkish English Hukuk

contract, convention, pact

SÖZLEŞME (ULUSLAR ARASI) : Turkish English Hukuk

convention

SÖZLEŞME DIŞI : Turkish English Hukuk

extracontractual

SÖZLEŞME DIŞI SORUMLULUK : Turkish English Hukuk

non-contractual liability

SÖZLEŞME HÜKÜMLERİ DIŞINDA UYGULANABİLİR HUKUK KURALLARI : Turkish English Hukuk

proper law, applicable law

SÖZLEŞME KONUSU ÜRETİM SÜRECİ : Turkish English Hukuk

contract process

SÖZLEŞME KONUSU ÜRÜN : Turkish English Hukuk

contract product

SÖZLEŞME KONUSU ÜRÜNLER PAZARI : Turkish English Hukuk

elevant market for the contract products

SÖZLEŞME TEMELİNDE VERİLEN LİSANSLAR : Turkish English Hukuk

contractual licences

SÖZLEŞMEDEN DOĞAN SORUMLULUK : Turkish English Hukuk

contractual liability

SÖZLEŞMELERİN DEVAMLILIĞI : Turkish English Hukuk

continuity of contracts

SÖZLEŞMEYE AİT LİSANSLAR : Turkish English Hukuk

contractual licences

SÖZLÜ BİLDİRİ : Turkish English Hukuk

verbal declaration

SÜBSİDİARİTE İLKESİ : Turkish English Hukuk

Principle ofSubsidiarity

SÜBVANSİYON : Turkish English Hukuk

subsidy

SÜBVANSYONLU İTHALAT : Turkish English Hukuk

subsidised imports

SÜNNİ OLMAYAN MÜSLÜMANLAR : Turkish English Hukuk

Non-sunni Muslims

SÜRATLE UYGULANMA : Turkish English Hukuk

swift implementation

SÜRDÜRMEK : Turkish English Hukuk

maintain

SÜRDÜRÜLEBİLİR : Turkish English Hukuk

sustainable