Multilingual Turkish Dictionary

Turkish English

Turkish English
ŞEHRİN AKCİĞERİ : Turkish English

n. green lung

ŞEHRİN DENİZE BAKAN KISMI : Turkish English

n. sea front

ŞEHRİN KUZEYİ : Turkish English

n. upstate

ŞEHRİN KUZEYİNDE : Turkish English

adv. upstate

ŞEHRİN KUZEYİNDEKİ : Turkish English

adj. upstate

ŞEHRİN MERKEZİ İLE İLGİLİ : Turkish English

adj. downtown

ŞEHRİN SİLUETİ : Turkish English

n. skyline

ŞEHRİN TARİHİ BÖLGELERİNİ GÖRMEK İSTİYORUM. : Turkish English

I would like to see the town's old quarter

ŞEHRİN UZAKTAN GENEL GÖRÜNÜMÜ : Turkish English

n. panorama

ŞEHRİN YUKARI KISMI : Turkish English

n. uptown

ŞEHRİN YUKARISINA : Turkish English

adv. uptown

ŞEHRİN YUKARISINDAKİ : Turkish English

adj. uptown

ŞEHRİYE : Turkish English

n. angel hair, noodle

ŞEHVANİ : Turkish English

adj. lustful

ŞEHVANİLEŞTİRMEK : Turkish English

v. sensualize

ŞEHVANİLEŞTİRMEMEK : Turkish English

v. (neg. form of þehvanileþtirmek) sensualize

ŞEHVET : Turkish English

n. sensuality, lust, sexual desire, lech, eroticism, lustfulness, carnality, concupiscence, desire, flesh, salacity

ŞEHVET DÜŞKÜNLÜĞÜ : Turkish English

n. lechery, excessive sexual desire, pruriency, prurience, voluptuousness

ŞEHVET DÜŞKÜNÜ : Turkish English

adj. lecherous, prurient, concupiscent, libidinous, Lydian

ŞEHVET DÜŞKÜNÜ KİMSE : Turkish English

n. sensualist, voluptuary

ŞEHVET DÜŞKÜNÜ OLMA : Turkish English

n. lecherousness

ŞEHVET DÜŞKÜNÜ OLMAK : Turkish English

v. lech

ŞEHVET MERAKLISI : Turkish English

adj. lascivious

ŞEHVET UYANDIRICI : Turkish English

adj. lascivious

ŞEHVETE DÜŞKÜN : Turkish English

adj. sensual